Hafta Hafta Bebeğin Gelişimi |
29. hafta itibariyle son 3 aya girmiş bulunmaktayım, hayırlı uğurlu olsun :)
Göbeğim son iki haftada epey çıktı, kız bebeklerde karın yayvan olurmuş diyenleri haksız çıkarırcasına sivri bir karnım var.
Geçen hafta karnımın büyümesinden olsa gerek, epey gerginlik hissettim göbeğimde.
Beden büyümeye çalışıyor, bebek kendine yer açıyor ama eldeki malzeme kısıtlı tabi :)
Hal böyle olunca oluşan gerginlik hissi beni epey rahatsız etti.
Hatta "Stres mi oldum, ne oluyor, ne bu gerginlik?" diye düşündüm!
Derin nefesler alıp verdim, her gün göbeğime krem sürdüm.
Ve bu hafta bu his yok oldu.
Bedenim yeni durumuna uyum sağladı :)
Bebek 1300 gram civarında. Göz kapaklarını hareket ettiriyor. Beyin gelişimi hız kazanmaya başladı.
Gayet de hareketli :)
Krem demişken, ilk gebeliğimde çatlaklara karşı her gün aktardan aldığım sabun gibi kalıp halindeki kakao yağını sürmüştüm.
Elimde hala onlardan var.
Bu defa Aisha Aromaterapi'nin zencefilli vücut kremini kullandım. Bu kremi alalı epey zaman olmuştu, bir ara kullanıp sonrasında kullanmayı bırakmıştım.
Yazın güneş kremlerini düzenlerken kremi tekrar gördüm. İçeriğinde kakao yağı ve shea butter olduğunu okuyunca çatlak kremi olarak kullanılmasının uygun olacağına karar verdim ve o gün bugündür kullanıyorum.
Her gün kullanmasam da gün aşırı göbeğime bu kremi sürüyorum.
Zencefilli kokusu ferahlatıcı, ayrıca çok da güzel nemlendirip esnetiyor cildi.
Tavsiye edeceğim ama ne yazık ki ürün listesinde aynı kremi göremedim. Ama eminim sitede benzer ürünler vardır.
Bu krem biter bitmez Sevgili Esra'nın kendi üretimi olan shea butter kremini kullanmaya başlayacağım.
Çatlaklar için, daha doğrusu esneklik için shea butter ve kakao yağı yeterli. Vücudunuza başka kimyasalları bulaştırmanıza hiç gerek yok.
Hamileliğimin başından beri çok az kilo aldım. İlk 6 ay 3 kilo, son ay içinde 3 kilo :)) Toplam 6 kilo.
Glutensiz beslenmek, süt tüketmemek, yemediğim diğer yiyecekler de eklenince kendiliğinden diyet yapıyormuş gibi bir görüntü veriyorum. Oysa gebelik öncesi ne yiyorsam aynısını yiyorum, hatta ara sıra kaçamaklar yapıyorum. Başta dondurma ve kahve olmak üzere (hele son günlerde dibek kahvesini keşfettim ki sormayın!) arada yemesem daha iyi olur dediğim şeyleri yiyip içerken buluyorum kendimi. Vücudum sağolsun hemen tepkisini veriyor zaten.
Misal, dün işyerinde yurt dışından gelen arkadaşlar adet olduğu üzere çikolata dağıttılar. Ben de biraz fazla kaçırmışım. Yedikten yarım saat sonra midemden sinyaller geldi. Akşam sol kulağım tıkandı, resmen duymamaya başladım. İki elimdebaş ve işaret parmağı arasındaki bölgede egzama türü kızarıklıklar ve minik sivilceler çıktı. Sonra sırtımın üstü kaşınmaya başladı ve tabi ki saç diplerim. Vücut, kendine yararı olmayan maddeyi böylece bana haber verip beni uyarmış oldu. Akşam yoğurt ve sebze yiyip bol su içerek vücuduma yardımcı olmaya çalıştım.
Bu konuyla ilgili detaylı bir yazı yazsam iyi olacak...
Son iki haftadır iştahım çok açıldı. Çantamda devamlı atıştırmalık ve su taşıyorum.
Çanta ağır olmasın diye naylon ve deri karşımı çok hafif bir çanta taşımaya başladım :) Her ekstra gramın ağırlığı var tabi :))
Hamilelik öncesi kıyafetlerime hala girebiliyorum, zaten bol giyinmeyi sevdiğim için sanki o kıyafetleri hamilelik için almışım gibi oldu :)
Balık yağı, multivitamin, iyot ve kalsiyum ile probiyotik takviyesi alıyorum.Tiroit ilacım için kontrole gideceğim bugün, belki dozaj değişir, bakalım.
Yine geçen hafta sol bacağımın alt kısmında kramplar yaşadım birkaç gün. Suyu ve muzu artırdım ama 4-5 gün geceleri kramptan kurtulamadım. Kasılmalar olması çok normal, kasılma başlayınca derin derin nefes almak gerekiyor. Nefesi tutmak yapılacak en kötü şey.
Onun dışında son 3 aya girip de doğumun yaklaşıyor olduğunu idrak edince kütüphanedeki doğum ile ilgili kitapları gözümün önüne koydum.
Önce Cem Şen'in "Nefes Kitabı" nı tekrar okudum, genel olarak bilgilerimi tazeledim.
Sonra da Marie Mongan'ın "Hypnobirthing" kitabını tekrar okumaya başladım. Kitabın Türkçe'ye çevrilmesi çok güzel, Bambinoya hamileyken yoktu piyasada. O zamanlar doğum koçları da yoktu (Hakan Çoker'i bulabilmiştim bir tek), doula ve ebeler de bu kadar yaygın değildi (Asude Oflaz kalmış bir tek aklımda) ve hatta doğal doğum çok da konuşulmuyordu. İngiltere'den geldiğimde kendimi uzaylı gibi hissetmiştim. Hey gidi günler hey!
Kadın vücudunun doğum için tasarlandığını, müdahalesiz doğumun mümkün olabileceğini, korkuların ve bilinçaltındaki yanlış kodlamaların bazı tekniklerle silinebileceğini bu kitaptan okuyabilirsiniz.
Benim tekrar okuma sebebim doğum sırasındaki nefes tekniklerini hatırlamak. Henüz o bölüme gelmedim, okuyup biraz pratik yaparsam iyi olacak.
Bambino ile bir-iki haftadır farklı bir ilişkimiz olmaya başladı sanki. Bizim oğlan ay dönümlerinde değil de, 15 gün sonra belli ediyor büyüme alametlerini. Yani mesela 4 Ekim'de bir ay daha büyüyor ama o ay hangi konuda değişim yaşıyorsa ayın 19'undan sonra ortaya çıkıyor :)) Bu hep böyle oldu, benim gözlemim o yönde en azından.
22 Kasım'da Bambino'yu kardeşi ile resmen tanıştırdık :)
Bambino'nun doğumunda yanımızda olan Hüsniye Hanım Bambino'yu görünce çok sevindi. Bambino'da hiç yabancılık çekmedi onun yanında, her gün görüşüyorlarmış gibi sohbet ettiler :)
Kojoyla benim için de çok değişik bir deneyimdi Bambino ile Hüsniye Hanım'ın görüşmesi.. "Doğan büyüyor" dedik bir kez daha..
Bambino ultrasonda bebeği görene kadar karnımda bir bebek olduğunu söylemedik.
"Annenin karnı çok yemek yediğinden mi büyüdü acaba, yoksa içinde bir bebek mi var, doktora soralım" diyerek gittik doktora.
Ultrasonda karnımın içinde bir bebek görünce çok sevindi Bambino:
"Anne, karnında gerçekten bir bebek varmış!" :) dedi önce.
Sonra da:
"Anne, iyi ki bebek varmış karnında, yoksa ne yapacaktın?" :)
Meğer endişeleniyormuş da söylemiyormuş kuzucuk.
Kardeşi Bambinoya her şey yolunda anlamında elini yumruk yapıp baş parmağını havaya kaldırınca hepimiz çok sevindik :)
Bambino doktora "Kız mı erkek mi, görebiliyor musun?" diye sorunca koptuk :))
Kalp atışlarını dinlerken Bambino "Çok gürültülü" diyerek kulaklarını kapatınca gülümsedik.
Bebeğin baş ve ayak ölçümüne göre tam haftasında olmasına ama karın çevresi ölçümünde bir-iki hafta geriden geliyor olmasına "E bizden de besili bebek çıkmaz zaten" diyerek geyik yaptık :)
Anlayacağınız, bu seferki buluşmamız çok eğlenceli geçti :)
Bambino artık her olaya kardeşini de dahil ediyor.
Resim çizerken kardeşini de çiziyor, oyunda onun da olmasına özen gösteriyor.
Bu hareketler umut vaad ediyor tabi ama çok da beklentiye girmemek lazım.
Sonuçta kendisi birkaç ay sonra evin tek ilgi merkezi olmayacak.
Yaşayıp göreceğiz bakalım..
Resim buradan
ne güzel yaa kıskandım biraz :)
YanıtlaSilsağlıkla gelsin bebişiniz inşallah...
Çok teşekkürler, darısı isteyen herkesin başına :)
YanıtlaSilİnşallah dünyaya geldikten sonra da böyle olumlu-ılımlı-mantıklı yaklaşımlar sergiler kardeşine bambino.
YanıtlaSilO akıllı bir küçük adam çünkü ;))
İnşallaaaaaah :)
SilDün akşam karnımı öpüp "Kardeşim seni seviyorum" dedi. Bir annenin en mutlu anlarından birini yaşadım sanırım :)
Çok romantiğiz bu aralar :P
ay bambino'nun tepkisine bayıldım vallahi. maşallah çok iyi bir ağabey olacak inşallah kız kardeşine. 29 hafta demek; kız kardeşimle aranızda 1 ay var demek:) ben biraz eşya çıkarabildim sana. artık sen izne ayrıldığında ayarlayıp görüşebiliriz sanırım..bu arada isim belli mi? sevgiler..
YanıtlaSilZerencim, inşallah öyle olur ama belli de olmuyor bu işler. Şimdilik davulun sesi uzaktan hoş geliyor Bambinoya :)))
SilKıyafetler için çok teşekkürler, aklımdasın, ya doğum iznine ayrılınca ya da yanacak izinlerimi kullandığım bir gün geleceğim sana. Haberleşiriz.
Kardeşin benden önce doğum yapacak değil mi, çok heyecanlı :)
Öptüm! :)