30 Aralık 2011

2011'in Son Yazısı


Gece gordugum ruyanin hala etkisindeyim, o nedenle dusuncelerimi toparlamakta zorlaniyorum. Ruyamda ask, entrika, ihanet, gozyasi, aksiyon her turlu sey vardi. Oyle de gercekti ki, gorudugum herseye inanasim var. Belki de bazi seylere neden arayip bulamiyordum, bu ruyadaki nedenlere o yuzden tutunmak istiyorum.

Neyse, bu yazinin asil konusuna gelelim :) Efendim, 2011 yilina veda ediyoruz hayirlisiyla. Ben 2011 yilini genel olarak sevmedim. Tamam; tum yil Bambino ile birlikteydim, 7/24 annelik yaptim, onun buyume mucizesine birebir sahit oldum, onunla yattim kalktim, anneligimin her dakikasindan keyif aldim ve hala aliyorum. Ama kojonun is meseleleri, bizim ev meselemiz, Bambinonun atopik dermatiti, alerji durumu, annemin hastaliklari gibi ilk aklima gelen konularda cok sıkıntılı donemler gecirdik. Bambino ozellikle yilin ilk 6 ayinda cok zorladi beni. Acemi annelik ve mizac olarak az ve tilki uykusu uyuyan bir bebek biraraya gelince pek ic acici anilar olusmadi. Ancak yilin ikinci yarisi biraz daha olumlu gecti diyebilirim. Kojonun istedigi gibi bir is bulmasi, ev bulmamiz, tasinmamiz, yerlesmemiz, bakici bulmak, benim ise baslamam yilin ikinci yarisinda gerceklesti. Ama bu donemde de yine hastaliklar, benim ayagimi sakatlamam, Bambinonun atesinin cikmasi, kojonun hastaligi, annemin ameliyati ve ulusal felaketler gibi konular cikti.

Velhasil, oyle ya da boyle, istesek de istemesek de bir yilin daha sonuna geldik. Sanirim bir kez daha cift sayilara olan sevgimi yineleyecegim. 2012 guzel bir sayi :) Umarim hepimize bir dolu guzellikler getirir. Gonlumuzden gecen hersey gercek olur. Yeni yildan beklentilerim konusunda ise cok kapsamli dusunmedim ama ilk aklima gelenler oncelikle saglik ve huzur. Ara verdigim gezmelere Bambino ile devam edebilmek. Evle ilgili birkac tadilati yaptirmak, bahceyi duzene koymak. Gerisi bana kalsin ;)

Hepinize Mutlu Yıllar!!!
DEVAMINI OKU

28 Aralık 2011

Oku Oku Bitmiyor


Ise basladigimdan beri duzenli internete kavusmanın heyecanıyla aylardır (yuh bana!) bakamadıgım blog dostlarımın sitelerini okuyorum.

Her gun birkac blog okumaya calisiyorum ama oku oku wallahi bitiremedim :)

Bir de ben eskileri okurken yeni yazılar yazılıyor normal olarak, okudugum bloglara tekrar girmem gerekiyor, sıra karısıyor sonra :P Rica etsem ben hepinizi okuyana kadar yeni yazı yazmasanız :P

Bir blogu sayfalarca ard arda okuyunca cok zevkli oluyor ama, tavsiye ederim. Yazan kisinin ruh hali, o gunlerde neyle mesgul oldugu, kafasından neler gectigi, neye sevinip neye uzuldugu bir film seridi gibi geciyor satırlarda. Hele coluk cocugun fotolarina bakinca nasil da buyuyor olduklarini daha iyi anliyorum, hayretlere dusuyorum cogu zaman. 'Ben en son bıraktigimda su kadarcikti, hangi ara buyudu bu ufaklik?' diye soruyorum kendime.

Sonuc olarak iyi ki varsiniz blog dostlari, belki beni takip ediyorsunuz, belki etmiyorsunuz ama iyi ki yazip paylasiyorsunuz. Ben kendi adima sizi okumaktan zevk aliyorum. Hele ise baslayinca girdigim bu monoton tempoda bana nefes alma imkani sagliyorsunuz. Yazmaya, paylasmaya devam!

Not: Annevebebisi, senin fotolari benim bilgisayar acmiyor, fotolari gormeden cogu postu anlamiyorum. Var mi bir caresi?

Not2: Isyerinde Turkce klavye var ama ben henuz adapte olamadım. 'ı' yazmak yerine hala 'i' ye gidiyor parmaklarim; noktalı harfleri henuz oturtamadım. Bir muddet boyle garip bir halde devam edecek anlasılan. Idare edin gariii :P
DEVAMINI OKU

26 Aralık 2011

Akıl Oyunları

Bambino son gunlerde bu tur minik ve ici su dolu olan sus esyalari ile ilgileniyor. Eline alip her tarafina evire cevire bakiyor, ici su ve kucuk beyaz taneciklerle dolu oldugundan sallayip kar tanelerinin dusmesini izliyor. Keyif aliyor bundan.

Bu resimde gordugunuz de bunlardan biri. Viyana hatirasi. Bambino digeriyle oynarken elime aldim, ben de Bambino gibi evirdim cevirdim, salladim, dondurdum. Sonra uzerindeki kabartmalara baktim. Viyana'yi anlatan birkac yer. Nereler oldugunu hatirlamaya calistim. Sonra Viyana'ya ne zaman gittigimi dusundum. Ve iste o noktada film koptu bende. '2004 ya da 2003'tu galiba' dedim once. Sonra 'Acaba 2006 miydi?' 'Yok yok, 2006 olamaz, tek basima gitmistim Viyana'ya, kojo yoktu' dedim. Uzun bir sure dusundum ama tam tarihi hatirlayamadim.
O zaman karar verdim, ne zaman nereye gittigimi yazmam lazim, yoksa boyle kalakaliyorum iste! Ama bir yere bile ne zaman gittigimi tam hatirlayamiyorken diger yerleri nasil bilecektim ki? En iyisi fotograflari sakladigim hard diski bulup taramali. Ama ne zaman yapabilirim ki bunu? Yeterli zaman yok. Neyse, bulunur bir yolu...
O sirada bu yuvarlak susun altindaki etikette kursun kalemle yazilmis ve silinmeye baslamis bir not fark ettim: 'ARALIK 2005' !!!
Aklimi seveyim :)
DEVAMINI OKU

15 Aralık 2011

Ise Basladım Bugun

Eveet Sevgili Blog,

Bugun sabah 8.30 itibariyle isimin basindayim.
Dun Bambinomla son gunumdu. Oyle duygusallastım oyle hassaslaştım ki sanki bir daha göremeyecegim yavruyu. Aksam bir huzun coktu yuregime, boğazım düğümlendi. Durup durup agladım. Sarıldım yavruma ağladım. Agladım da agladım  iste.
Hele bu sabah. Bambinoyla kalktık erkenden. Benim giyinmemi, makyaj yapmamı, takı takmamı izledi usul usul. Ne olacağını bilmeden. Babasıyla birlikte kahvaltısını hazırladık, ben iki lokma atıştırdım. Çantamı hazırladım. O babasıyla oynarken ben atkımı taktım. O zaman anladı gideceğimi. Yapıştı bacaklarıma. Aldım kucağıma. 'Gidiyorum ama aksama geleceğim' dedim. Yere bıraktım. Paltomu giydim. Ayakkabımı sonra. Bambino ağlıyor, ben ağlıyorum salya sümük. Allahım nasıl bır sahne bu. Çıktım dışarı. Ağlamaya devam.
Durağa gittim, bekliyorum otobüsü. Gökyüzünde kuşları gördüm. Başladım yine ağlamaya.
Sisteme lanet ediyorum. Annesını kuzusundan ayıran sisteme.
Çok depresifim. Nasıl alışılır buna bilmiyorum.
Daha da yazardım da masa başında yeterince gözyaşı döktüm şimdiden...
DEVAMINI OKU

4 Aralık 2011

Bambino 14 Aylik

Bambinonun yeni ay donumunu yazip kacacagim sevgili okur. Zira uzun uzun yazacak enerjim yok.
Bambino artik daha guvenli yuruyor, evin icinde pitir pitir dolanan bir bastibacak oldu kendisi :)
babasiyla ben mutfakta otururken bir salona bir odasina dogru yuruyup sonra yanimiza gelip mutlu mutlu siritisi yok mu, bitiriyor bizi :)
yaninda guvendigi kisiler varsa ve ortami biliyorsa kendi basina takiliyor, bizi takmiyor.
Son ayda bircok kelime soylemeye basladi. Hayvanlari taklit ediyor. Karga diyince gak diyor, ordek diyince vak :) kusa cik, kediye miyav diyor. Bizi taklit ederek kelimeleri soylemeye calisiyor ki tadindan yenmeyen manzaralar cikiyor ortaya. Kuyruk diyoruz, guuuuguu diyor mesela :) hirpalayasim geliyor sarilmaktan :)
boyundan buyuk esyalari tasimayi seviyor kucuk herkul :) kulpu olan her turlu cantayi kaldirmaya calisiyor, kaldirabilirse evde tur atiyor.
Yandaki insaatta amcalar ne yapiyor diyoruz; taaa taaa (tak tak) diyor.
Getir gotur islerini super yapmaya basladi. Rengini, adini, ayrintisini verdigim esyayi bulup getiriyor odasindan masallah. Algi kapasitesi inanilmaz!
Tabi boyle olunca ortamda herseyi anliyor, bizi surekli dinlemede.
Bakicisini henuz kabullenmedi, aralarinda guven bagi tam olusmadi sanirim. Son hafta uyku saatlerinde bile yanlarinda olmadim ki artik bakicisi uyutsun diye ama bambino uyumayi reddetmis hemen her gun. Uyumayinca da huzursuzlasmis, durup durup aglama krizine girmis, evin her odasinda beni aramis, terligimi alip salona getirmis kac kere :(( bakici da ne yapacagini sasirmis, kucagindan indirmemis hic, bizimki ten temasini seviyor diye. Disari cikarmis, baska seyler yapmis ama bizimki 5 gunun sadece ikisinde bakicida uyudu, o da yarim saat kadar. Normalde gun icinde iki uyku uyur toplam 2-2,5 saat kadar. Gunduz uyumayinca gece uykulari da parcali oldu. Sonucta hepimiz cok yorulduk. Bilmiyorum, belki bakiciyi bambino daha kucukken tutmali ve alismasini saglamaliydik. Iki hafta sonra ise baslayacagim ve nasil olacak bilmiyorum.
Allahtan uyku sorunu kadar yeme sorunumuz yok. Istahi iyi cok sukur. Gecen haftalarda doktor kontrolunde yaptigimiz yumurta testinin ardindan icine yumurta katilan yiyecekleti cok sik olmasa sa yiyebilir onayi aldi bambino. Direkt yumurta hala yasak ama mesela koftenin icine yumurta konursa bunu tolere edebiliyor. Sut urunleri ve kabuklu yemis alerjisi aynen devam. Buna da sukur :)
bambino uzun suredir cis ve kaka yaparken cissss diyerek haber veriyor. Farkindaligi super bu konuda. Ama ben hicbir sey yapmiyorum bu konuda. Yapmali miyim?
Son hafta gun icinde bambinonun yaninda cok olamayinca geceleri hep beni yokladi yaninda miyim diye. Haftasonu ise hep kucagimda uyudu uykularini. Anneci bu cocuk :) Ben de anlayisla karsiliyorum bu durumu ama tuvalete giderken bile benimle, 5 dk lik dus molalarimda kapinin onunde aglar halde. Normal mi bilemiyorum. Sabir sabir sabir diyorum.
Kitap okumayi cok sevmeye basladi son ayda. Gunde birkac kere istedigi kitabi getirip kucagimiza oturup okutturuyor bize. Daha dogrusu resimlere bakip bambinonun isaret ettigi seyleri adlandiriyoruz :) cok hosuna gidiyor. Her kitapta favori sayfalari var, onlarda cok duruyoruz, sevmedigi sayfalari ceviriyor hemen :)
yumusak seylere kafayi dayayip iimmmmmm diye ses cikariyor tatli tatli :) ck sevecen bir cocuk, ozellikle hayvanlara bayiliyor.
Muzik caldiginda isaret parmagini havaya kaldirip cool bir sekilde tempo tutuyor :) yeni yeni dizini kirmaya da basladi :)
yine bayagi yazmisim sevgili okur. Simdi dusundum de bundan sonraki aylar bu kadar detayli yazamicam belki, artik tam zamanli olmicam bambinomun yaninda. Evet cok buyudu bambino, isteklerini net ifade edebiliyor, mobil hale de geldi. Ama o hala kucuk bir bebek. Onu birakip ise donmek sandigimdan daha zor olacak be okur. Hele de bakicisiyla boyleyken. Zor dostum zor!
DEVAMINI OKU

4 Kasım 2011

Bambino 13 Aylik

Efendim, insanlik tarihi icin belki bir zerre bile olmayan ama ailemiz icin buyuk anlamlar tasiyan biricik oglumuz Bambino 13 aylik oldu!
Sicagi sicagina bugunku gelismeyi bildireyim hemen: Bambino desteksiz 3-4 adim atti bugun :)
Azi disler yolda ama 2-3 aydir bekliyoruz kendilerini, hala gelemediler. Devamli salya akitiyor bizimki. Onlukler 5 dakikada sirilsiklam.
İnanilmaz bir algi kapasitesi var, soylenen her seyi anliyor. Konusma konusunda da yol katetti, "alkis" diyor birkac gundur, bir yandan da ellerini cirpiyor.
Kendi kendine oyun kurmaya basladi. Favorisi hala plastik siseler, karton kutular, ilac kutulari.
Muzik yapiyor eline gecen hersey ile. Allahtan alt katta kimse yok, rahat rahat atiyor, vuruyor :)
Yere attigi seylere once "ditti" diyor, sonra da elleriyle cagiriyor "gee" :)
Yere otururken bir dizini onune kiriyor, digerini arka tarafa dogru.
Yumusak esyalari cooook seviyor, alip yanagina surtup mutluluk sesleri cikariyor :)
"Gaa, Gi gaaa" gibi ga li sesler cikarirsa bilin ki keyfi yerinde, cok mutlu.
Yatakta bir bacagini babasinin ustune, digerini annesinin ustune atip keyif yapiyor.
Kisacasi tensel temasi seviyor, huzur buluyor sevdiklerine yakin olunca.

Alerji icin kan testi yaptirdik, degerler epey dusmus hatta yumurtaya karsi negatif hale gelmis. Ancak doktor kontrolunde yedirdigimiz yogurda yine tepki verdi. Bir sure daha hassasiyeti devam edecek gibi. Degerlerin dusuk cikmasi birsey ifade etmiyor, deneyip gormak lazim. Birkac hafta sonra yumurtali bir yiyecek deneyecegiz doktorla birlikte. İnsallah sorun cikmaz bu defa.

Bambinonun uykulari hala cok parcali. Sanirim emdigi surece boyle gidecek. Yapisi da boyle, derin uykuda cok kalmiyor. Gunduz iyi uyursa gece de iyi uyuyor.

Et, balik, meyve, sebze yiyor. Sulu gida yemiyor, corba gibi. Biz de ekmegi yemegin/salatanin suyuna baniyoruz. Kendi yemeyi cok seviyor. Gidalari tek tek tatmayi seviyor, karisik yemekler ona gore degil.

Gulec, hassas, insan canlisi bir bebek. Kalabaligi, yeni yuzleri, degisik ortamlari seviyor. Ama hala arabada cok oturmayi sevmiyor.

Gecen ay bakici bulduk. Simdilik birlikte bakiyoruz Bambinoya. Uyku kismi hala bende :) O daha cok oyun arkadasi gibi. İnsallah Bambino da ben de kolay alisiriz yeni duzenimize.

Tasindik ama yerlesemedik bir turlu. Tasindiktan sonra tadilat yapilinca boyle oluyormus. Hala marangozu bekliyoruz yatak odasindaki giysileri yerlestirmek icin. Sonra camlar var. Aslinda var da var :)) Gec olsun guc olmasin diyelim.

İnternet yok. Telefondan baglanmaktan gina geldi :) İse baslayim da guzel guzel baglanayim diyorum artik :) Gerci hangi sitelere girilir ki ordan da, cogu yasaktir kesin! Saka maka 3 yildir gitmiyorum ise iyi mi :))) Cok travmatik olacak ilk zamanlar. Alistira alistira baslasam iyi olur aslinda: İlk gun yarim saat, sonraki gun 1 saat, bir hafta sonra yarim gun falan :) Dur ben bunu patrona bir soyleyeyim :p
Telefondan blog okumak da hic icimden gelmiyor, keyifli olmaz gibi. Diyorum ya, ise baslayinca tam gaz donucem sahalara ancak.

Herkese sevgilerimi gonderip ayriliyorum huzurlarinizdan efendim. Hormetler!
DEVAMINI OKU

17 Ekim 2011

Aklimdan Gecenler

Zaman geciyor, hayat dogal akisinda devam ediyor.
Dogan buyuyor, buyuyen hayata atiliyor, hizli bir akista yasanip gidiyor hayat.

Efendim, yeni evimize tasindik. Tasindik ama yerlesemedik. Esyayi ver ver bitiremedik. Elde kalani eve sigdiramadik. Klasik olarak hali ve perdeler yeni eve uyum saglayamadi en basta. Gormezden gelip oldurmaya calistik :) Dolap yapimi icin ustayi bekliyoruz. Ustamiz Tayfun Tal.ipoglunun evini bitirince gelecekmis! Bekliyoruz, koliler, halilar, yatak- yorgan ve diger ivir zivirla birlikte :) Her odada bir yiginti var su anda :)

Bambino kisilik ozelliklerini sergilemeye basladi.

Kafasini yastiga koyup mutlu mutlu bir sesler cikariyor ki, gorseniz yersiniz walla :) Mutlu olunca boyle tiz tiz cikiyor o sesler, ki tadindan yenmiyor :)

Yatakta vakit gecirmeyi cok seviyor. Uyaninca bir yaninda annesi, diger yaninda babasini gorunce cok seviniyor. Gun icinde de ara ara yataga gidip yuvarlaniyoruz.

Kucuk pembe tokali bir ayicigi ve kucuk bir eeyore u var (winnie the pooh daki esek). Bunlari gorunce alip yanagina goturuyor, kafayi sol omzuna dogru kirip tiz mutluluk sesleri cikariyor :) İci disi bir bu bebeklerin ne guzel!

Sabah 7.30 gibi kalkiyor. Aksam 21.30 gibi yatiyor son haftalarda. Gun icinde 11 ve 14 gibi birer saatlik iki uyku uyuyor.

Dolap karistirmak, kutu bosaltip doldurmak en sevdigi islerden. Mutfakta bir dolabi bir decekmecesi var. Kac kere dagitiyor gun icinde bilmiyorum.

Butun evi 10 dakikada dagitabiliyor :)

Banyodaki dis macunu ve kabi, banyo tasi, kremi sevdigi oyuncaklarindan.

Eline verdigim meyveyi isirip, agzindaki lokmayi cikarip getirip benim agzima koyuyor. Cok paylasimci :)

Geleni- geceni, ucani- konani dikkatle takip ediyor. Gozden kaybolana " gee" diyor eliyle.

Uyku icin odasina giderken geride kalanlara el salliyor.

Hala memede uyuyor ama cok sukur ki uyku boyunca yaninda olmami istemiyor cogu zaman.

Altini ayakta degistiriyorum artik. Asla yatmiyor.

Sapka giymeyi hala reddediyor. Ve ayakkabi da. Bugun yagmurda islandi bu yuzden.

10 gundur viral enfeksiyon geciriyor. Burnu hala tikali. Nefes alamayinca dogru durust uyuyamiyor.

Kendi yemeginin ayri olmasini istemiyor. Biz ne yersek ondan istiyor. Bu nedenle sut urunlerini gizli yiyoruz.

Kuslar, kediler ve kopekleri cok seviyor. Sokakta gorunce arkasindan gidiyor.

Disarida onunla konusan herkese gulucuk dagitiyor.

Yerlesme olayi yaninda bakici olayina da girdik bakalim. Gunduzlu mu, yatili mi, yerli mi yabanci mi derken bir yerden basladik adaylarla gorusmeye. İnsallah Bambinoya sefkat gosteren, guleryuzlu ve iyiniyetli biri cikar karsimiza. Bu konuda her turlu oneri ve destege acigim efendim :)

Son olarak annemlerin bahce icindeki ve yesillikler arasindaki evinden sonra apartman dairesinde cocuk buyutmek cok zor geldi bana. Bir de havalar sogudukca disarida gecirilen zaman daraliyor ve mecburen evde vakit gecirmek gerekiyor. Dort duvar arasinda yasamak insan dogasina kesinlikle aykiri!!
DEVAMINI OKU

4 Ekim 2011

Bambino Bir Yasinda!

Tam bir yil once bugun kollarima aldim Bambinomu.
Anneligi tattim.
Hayatimda bambaska bir pencere acildi, oluncrye kadar kapanmayacak olanindan.
Fedakarligin ne oldugunu anladim.
Uykusuzlugun ve ozverinin de.
Ne kadar yorgun olsam da neseli gorunmeyi ogrendim.
Sabrin ne oldugunu biliyorum artik.
Kendinden once daima bir baska varligi dusunmenin ne oldugunu idrak ettim.
"Yemedim yedirdim; giymedim giydirdim" tam anlamiyla.
Her annenin hissettigi seyler bunlar. Ben de farkli degilim.
Bambino ile hersey cok farkli artik.
"neydik, ne olduk" diyorum dusundukce.
Gecen bir yila bakinca onceliklerimin ne kadar degistigini goruyorum.

Bambino ile belki de hayatimizin hicbir doneminde bir daha yasayamayacagimiz sekilde birarada, yapisik yasadik. 24 saat birlikteydik. İse baslayana kadar (cok cok az kaldi) boyle gidecek en fazla, sonrasi ancak haftasonlari birliktelik.
Her ne kadar cok yorulsam da, kendime vakit ayiramasam da, kendimi unutmus olsam da pisman degilim asla. İyi ki boyle oldu, iyi ki doya doya birlikte oldum bebegimle. Bak nerdeyse sonuna geldik o gunlerin. İlk zamanlarda panik halde neyi nasil yapayim diye arastirirken akisina ve icgudulerime biraktim iyi ki herseyi. Dogal ebeveynlik tam bana goreymis. (Bir de slow parenting var simdi, yavas ebeveynlik; o da tam benlik sanirim :)) )

"Buyudukce derdi buyuyor" diyenler cok, biliyorum; ama sanirim bu konuda ben de Basak gibi dusunuyorum. Buyudukce, iletisim arttikca daha zevkli hale geliyor hersey. İlk yil gercekten cok zormus. Konusamayan, hareket edemeyen, derdini anlatamayan bebege bakmak zor geldi bana. Ne zaman ki oturmaya basladi, cevresini algilamasi artti, konusmaya calisiyor oldu, iste o zaman karsilikli olmaya basladi hersey. Eminim Bambino buyudukce daha da guzel olacak.

Bambinoya ozel dogumgunu yapmiyoruz efendim. Parti kivaminda degil de cekirdek aile icinde kucuk bir seromoni olsun istedik ilk yasinda. Bir de asil onemli nokta; bu esnada tum yiyeceklerin Bambinonun yiyebilecegi turden olmasini uygun gorduk. Ne de olsa onun dogumgunu bu! Benim istahli ve merakli Tontonum herseyin tadina bakmak isteyecek ve biz bugununde ona hayir demek asla istemiyoruz. Bu nedenle yaptigimiz hersey yumurtasiz-sutsuz-sekersiz olacak. Henuz menu hazir degil, aksama dogru insallah hazir olacak. Alerji ile yasayan cok bebrk oldugunu biliyorum. İsteyen olursa yaptiklarimizi yazarim.

Bambinom, Tontonum, Tatli Findigim, Canim Oglum, Guzel Yavrum; iyi ki dogmussun, iyi ki bizi anne-baba yapmissin, iyi ki varsin. Allah seni korusun ve sana saglikli ve uzun bir omur versin. Hep simdiki gibi neseli, guleryuzlu, merakli, paylasimci ve canayakin olasin. Yoluna hep iyiler ciksin. Seni cok ama cok seviyorum Tontini Tontonum!

Nice mutlu yaslara!
DEVAMINI OKU

4 Eylül 2011

Bambino 11 Aylik

İnanilir gibi degil!
Daha dun gibi dogdugu gun.
Nasil da geciyor zaman!
Bambino 11 aylik oldu bile.
Son ay icinde kilo aldi, boyu uzadi. En ve boy olarak buyudu.
Cok degisik sesler cikarabiliyor artik. Bizi iyi dinliyor olmali ki bizim soylediklerimizi tekrar etmeye cabaliyor.
Yurume calismalarinin yerini emekleme aldi son ay. Bunda benim sakatlanmamin etkisi de var sanirim. Emekleyerek her yere gidebilecegini fark edince yurumek ikinci planda kaldi. Ama biri elinden tutarsa reddetmiyor yurumeyi.
Hala insan canlisi Bambino :) Degisik yuzler, yerler, nesneler gormeyi seviyor.
Favorileri otobus ve kamyon izlemek, kendinden buyuk bebek ve cocuklari takip etmek, mumkunse onlarla konusmak ve onlara dokunmak, su olan her yerde oynamak ve tabi banyo yapmak, pilates topunun ustunde hoplamak, resimli kartlardan "vagon, civciv, otobus, ari, gozluk" yazanlari bulup anneye vermek (ki anne varsa sarkisini soylesin, yoksa resim hakkinda konussun), babanin kurum giris kimligi ve gozluguyle oynamak, numarali kaplardan 1 numarali mavi kabi yaninda tasimak, mavi renkli herseyi incelemek, erik-kayisi yemek (cok tatli olmayacak), "bay-bay" yapmak, elektrikli el supurgesini izlemek, resimli kitaplari acip sayfalari cevirmek, cantalari/cekmeceleri/bulasik makinesini bosaltmak, eline yeni birsey verince elindekini otomatik olarak yere atmak, coraplarini cikartmak, misiri kocanindan kemirmek, kuslari izlemek ve kuslarla konusmak, kofte-ekmek-kabak yemek, kapilarin kanca kilitlerini acip kapatmak, koltuklara tutunup kalkmak ve akabinde kendini yere atip emeklemek, su sisesi kapaklarini kapatmak, basamaklara cikmak, ic ice gecen kaplari once cikarip sonra tekrar ic ice koymak (onceleri sadece cikarip birakiyordu), ayakkabi giymek istememek.
Uyku ve yemek konusunda degisiklik yok.
Sakin, gozlemci, guleryuzlu, hassas, inatci, hareketli bir kisiligi var Bambinonun.
Son gunlerde arka dislerinin cikma surecine girdigi icin bir hayli huzursuz. Hatta 2 gun once sabah 11'den aksam 11'e kadar hic uyumadi, ertesi sabah da 6'da cin gibi kalkti!
Bambinoyla gunler boyle dolu dolu geciyor cok sukur. Disari cikmayi cok sevdigi icin gunde birkac kere cikartmaya calisiyorum. Oyle boyle geciyor zaman...
DEVAMINI OKU

2 Eylül 2011

Durumlar

Bu aralar gundemimiz hem karisik hem yogun hem surprizli hem tuhaf.
Bazen abuk sabuk bir karmasanin icinde buluyorum kendimi.
Bazen oyle yorgun hissediyorum ki temel ihtiyaclarimi ancak karsilayabiliyorum.
Ama en guzel goller de paslar da hep hayattan geliyor.
"oyle yorgunum ki ne olacak bu halim" derken hayat bana yatma firsati verdi (evet pollyanna yim bildiniz)
twitter dan takip edenler bilirler, 10 gun once merdivenden dusup ayagimi sakatladim.
Kirildi denilen ayak cok ciddi ezilmis neyseki.
Sargiya alindi, uzerine basmam imkansizdi.
Agrim var hala ve ayagim mor, yesil, kirmizi ve sari renklere burundu.
"oruc tutmayinca Ramazandan birsey anlamadim" demistim; dahasi da varmis: "Ayaga bile kalkamayinca bayramdan hicbir sey anlamadim!"
Onumuzdeki Ramazanlara bakicaz artik...
9 gun tatil oldu ama kojo tum tatili kipirdak bir Bambino ve bendenize bakarak gecirdi.
Bekledigimden daha iyi kotardi bu isi, tebrik ediyorum kendisini :))
Onun disinda baska islerde de karmasik duygu ve haller icindeyiz ailecek. Hevesleniyoruz, heyecanlaniyoruz, daraliyoruz, sinir oluyoruz, sabirsizlaniyoruz, umitsizlige kapiliyoruz, nerden baslasak bilemiyoruz, baslayip begenmiyoruz, yarim birakiyoruz ve basa donuyoruz.
Bir de bosa koyuyoruz dolmuyor, doluya koyuyoruz almiyor durumlari var.
Boyle ilginc bir dongu icerisinde geciyor gunlerimiz, yaklasik bir bucuk aydir.
Biraz yorulduk, daha da yorulucaz gibi.
Umarim sonu iyi olur; gec olur ama guc olmaz.

Daha onceki yazilara yorum yazan, bana bireysel geri donus yapan arkadaslarim; hepinize cook tesekkurler. Cevap yazamadimsa affola. Gercekten abuk bir donem geciriyorum, kafami toplayip iki satir mantikli birsey yazamiyorum bir konuya odaklanip. Yapabilsem keske; aklimda birlukte uyumak (co-sleeping), en cok kullandigim bebek urunleri, uyku konusundaki gidisat, vitamin-demir damlasi durumlari, alerjideki son durum, ise baslamaya sayili zaman kala durumlar, bebek arabasi ve sling konusundaki deneyimlerim gibi konularda yazmak var. Umarim sira gelir hepsine.

Bu ara twitter a yuklendim, kolayima geldigi icin. Ama burasi ilk goz agrim :) Kalici yuvam. En kisa zamanda toparlanip donucem insallah. Sevgiler :)
DEVAMINI OKU

23 Ağustos 2011

Tarihe Not

16 Agustos 2011 Salı
Bambino ilk defa kendi kendine basamak cikti. Ikinci basamaga tutunup ilk basamaga cıkıverdi :)

17 Agustos 2011 Carsamba
Bambino bir yerlere tutunarak ayaga kalkma calısmalarına basladı. Simdilik her yere degil, güvenebilecegi yere tutunuyor.

18 Agustos 2011 Persembe
Bambino ilginc bir sekilde emeklemeye basladı. Bir dizi yerde normal emekleme pozisyonunda, diger dizi havada (ayaklar yerde, diz yukarıda-çömelme pozisyonunda), maymun gibi gidiyor :) Hic boyle emekleyen bebek görmemistim :) Orijinal bizim oglan wallahi :P

21 Agustos 2011 Pazar
Bambino arabada giderken kafasını cama vurdu ve 'ACIDI' dedi! Kojonun gözleri doldu, 'Oglumuz konusuyor, aglayacagım simdi' diyerek duygularını dile getirdi :))

***
Bambino konusma olayını bayagı ilerletti, öyle tek heceli falan degil, bayagı bayagı cümle kuruyor, yuklemler soyluyor. Ben onunla konusurken genelde 'Hadi sunu yapalım, hadi bunu yapalım' diyorum; o da bir yere gidecekken 'HADI GİDELİM' diyor yeminle :)) Kac kisi sahit oldu, inanamadılar!

'Yemegini yedin mi?' diye sorunca eger yediyse 'YEDIM' diyor.

Bir yere bir esyası dusunce arkasından bakıp 'GEL' diyor.

Velhasıl Bambino söylediklerimizi cok iyi taklit ediyor, masallah ona! :)
DEVAMINI OKU

15 Ağustos 2011

Co-sleeping / Birlikte Uyumak

Bebekle birlikte uyumak her ailenin tercihine kalmis birsey, tipki diger konularda oldugu gibi. Bununla ilgili uzun uzun yazmayacagim. Belki deneyimimizi paylasirim istek gelirse :P

Gecenlerde kesfettigim bir cizgi hikayeyi paylasmak istiyorum sadece: Tiklayiniz lutfen.

Sizi bilmem ama bize cok uyan bir durum.


DEVAMINI OKU

12 Ağustos 2011

Bebekle Yolculuk - Ucak

Yine Temmuz ayinin son haftasi ani bir kararla ucakla Izmir'e gitti Bambino. Kojunun 'Arabayla gidelim, araba orada lazim bize' diye cok soylenmesine ragmen kendim ve Bambino icin ucagin daha rahat olacagini bildigimden israrla reddettim kendisini. Ucakta Bambinonun daha rahat edecegini biliyordum. Daha arabayla uzun yol hic yapmamistik ama ucagin dogru tercih oldugunu biliyordum iste. Sehir icinde bile Bambinoyu oyalayamazken uzun yolu hic dusunemiyordum. Kojonun Afyon'da konaklama, yarim saatte bir mola verme gibi tekliflerini reddederek ucakla gittik geldik.

Giderken 3 kabin boy canta goturduk. Birinde kojoyla benim asgari duzeydeki giysilerimiz ve malzemelerimiz ile Bambinonun yiyecekleri, ilaclari. Diger cantada Izmir'dekilere hediyeler. Son cantada da Bambino orada yabancilik cekmesin diye ona ait neredeyse tum oyuncaklar ve giysileri.

Arabayla havaalanina giderken Bambino uyudu ve oraya vardigimizda uyandi. Arabayi otoparkta birakip esyalarimizi alip iceri girdik. Bambinoyu slinge koymustum ama iceride beklerken devamli yurumek ve kesfetmek istediginden pek durmadi icinde. Ucaga binene kadar asgari duzeyde kucakta durdu, surekli yurudu. Insanlara bakti, dikkatle izledi. Hele ucaklari ve minik kargo arabalarini pistte gorunce kitlendi kaldi :) Uzun uzun bakti tum arabalara. Yolcularla muhabbette girdi, kendinden buyuk bebek ve cocuklarin pesinden kosturdu.

Ucakta nasil olacagini bilemedigimizden en arka siradan aldik yerlerimizi. Hem tuvalate yakin, hem hosteslere yakin :) Herkese de uzak :) Sansimiza giderken yanimiza kimse oturmadi ve kojoyla yayildik. 2 yasina kadar bebekler icin ek koltuk verilmiyor. Bebek anneye bagli yolculuk ediyor. Ve mutlaka cam kenarinda oturuyor. Cam kenarinin avantaji ucak kalkana kadar bebegin disariyi izleyebilmesi. Bambino da kalkana kadar pisti izledi. Bu arada biz kojoyla oyuncaklari ve yiyecekleri cikarttik, ortamiza koyduk. Kalkis sirasinda emzirirsem basinci daha az hissedecegini bildigimden kalkmaya yakin Bambinoyu emmesi icin ikna etmeye calistim ama olmadi. Bizimki kucagimda sonuna kadar bu deneyimi yasamaya karar vermis megersem :) Kemer ikaz lambasi sonene kadar kucagimda oturdu bizimki. Parmak kuklalar ve bez kitaplara baktik birlikte. Sonra koltugun onundeki dergiyi karistirdik. Oyuncaklari asagi atip bulmaca oynadik. Bol bol sarki soyledim, konustum. Hatta gercek anlamda inene kadar hic susmadim. Cok sukur ki hic ariza cikarmadi Bambino. Cok hareketliydi ama mizmiz degildi. Benim konusmaktan agriyan basim disinda bir sorun olmadan Izmir'e vardik :)

Donuste ise ucaga binmeden once havaalaninda zorlandik biraz. Bambinonun altini degistirmek gerekti. Alt degistirme odasini aradik once. Iceride bir sandalye ve cok ilkel bir tezgah vardi. 'Buna da sukur' diyip isimizi hallettik. Bambinonun uykusu gelmisti. Slinge koydum, emzirdim. Tam dalacak zamani gelen bir anons ya da yolcularin sesi dalmasina mani oldu. Uyuyamayinca huysuzlasti. Guvenlikten gecerken benden ayrilmak istemedi. Salona gelince de bircok bebek ve cocuk gordu bizimki ve basladi hepsinin pesinden kosturmaya :) Ucak doluydu ve yayilma luksumuz yoktu. Yine en arka siradaydik. Bunun bir avantaji da ucaga ilk binenlerden olmamiz. Rahat rahat esyalarimizi yerlestirip koltuga oturduk. Bambino yine merakli gozlerle pisti izledi. Kalkis sirasinda bu defa emdi ve sonrasinda uykuya daldi. Ankara'ya gelene kadar da uyudu. Son dakikalarda ucak turbulansa girdi, biraz korkuttu bizi ama Bambino hic uyanmadi. Cok sukur ki boyle rahat bir donusumuz oldu.

Gelis ve gidiste ucagi en son terk eden biz olduk ve kaptanlarla tanisma firsatimiz oldu :) Hostesler iki yolculukta da yardimci oldular. Puset yerine sling almakla dogru yapmistik. En son sirada oturmak da iyi bir karardi.

Sonuc olarak ucak yolculugu daha az yorucu gecti hepimiz icin. Hem Bambino istedigi zaman (cogunlukla) ayaga kalkabildi, hem baska insanlari gorup izledi, hem de degisik yerler gordu. O anlamda oyalamak daha kolay oldu. Arabada hareket kisitinin olmasi bizimkinin hosuna gitmiyor. Ayaga kalkamamak sinirlendiriyor onu. O nedenle oglus arabaya tolere edebilene kadar mumkun mertebe ucakla gitmeyi tercih edecegim uzun yolculuklar icin. Her ne kadar bebegin durumunun ne olacagi hic tahmin edilemese de (arabada giderken uyumasi ama gelirken uyku saati oldugu halde uyumamasi, ucakta giderken gozunu kirpmamasi ama gelirken uyumasi) hareket rahatligi ve daha az yorucu olmasi nedeniyle ucak benim oncelikli tercihim olur.
DEVAMINI OKU

8 Ağustos 2011

Bebekle Yolculuk - Araba


Bambino dogdugundan beri arabayi hic sevmedi. Koltugunu sevmedi belki, belki devamli oturmasi gerektiginden sevmedi, belki de ters gidiyor olmasini. Bilemiyorum. Naomi Aldort'a gore bebekle zitlasmamak gerek, eger bebek arabayi sevmiyorsa baska ulasim araclarini denemeli. Ya da arabaya birkac kisi binmeli (bebegi oyalamak icin). En iyisi bebek arabayi sevene kadar sabretmeli ve arabali yolculuklardan kacinmali.

Iyi guzel de bu her zaman mumkun degil gercek hayatta :) Bunun doktora gidisi var en kotu ihtimalle. Bizim oglan her yolculukta maksimum 15 dakikadan sonra mizirdanmaya basliyor. Gormezden gelmek, konusmak, oyun oynamak, sarki soylemek gibi seyler en fazla birkac dakika oyaliyor. Belki eline yiyecek birseyler verirsem bes dakika! Sonra basiyor agiti. Illa kalkmak istiyor, kucakta durmak, ayakta gezmek istiyor. Emmek istiyor. Arabada giderken kucagima almamaya ozen gosteriyorum, tehlikeli oldugunu soyluyorum her defasinda. Istisna olarak bir iki kere alip emzirmisligim var gerci. Genelde bizimki orali olmadigindan mecburen saga cekip duruyoruz. Bambinoyu kucagima aliyorum. Ne isterse onu yapiyoruz; emmek, yemek yemek, yurumek, disari cikmak... Sonra geri koyuyorum onu koltuguna ve bir sure daha devam ediyoruz. Bu sekilde sehir icindeki mesafeleri bile cok uzun surede aliyoruz. Genelde sakin durusumu bozmuyorum ama bazen benim de icime daral geliyor. Gerci soylenmek, sinirlenmek HIC bir ise yaramiyor bu durumlarda. Ortam daha da geriliyor sadece.

Temmuzun son haftasi Bambino ilk uzun araba yolculuguna cikti. Yaklasik 2 saatlik Ankara-Kaman yolculugu icin yanima yiyecek, bir kutu icine degisik objeler, bir anneanne, bir teyze ve tum iyimserligimi aldim. Sabah yola ciktik, 15 dakika sonra Bambino basladi aglamaya. Saga cektik ve emzirdim. Sonra yola devam. 15 dakika sonra tekrar basladi bizimki. Teyze imdada yetisti bu defa, gozlugunu verdi, sarki soyledi. En sonunda telefonundan dalga seslerini acti ve Bambinonun eline verdi. Bizimki onu dinleye dinleye kendi kendine sarki soylemeye basladi. Uyku sarkisi :) Ben de one egilip kendimi gostermemeye calistim, ses de cikarmadim. Bir sure sonra daldi gitti bizimki.

Kaman yolu eskisine gore daha duz olsa da hala bol virajli, sert donusleri olan bir yol. Dolayisiyla fazla hizli gitmek mumkun degil. Tabi sikca koylerin icinden de gecildiginden ister istemez yavas gidiliyor. Sonucta Bambino uykuya dalinca hizli gitmek diye birsey mumkun degildi bu yolculukta. Yine de o uyurken bayagi bir yol katettik. Yaklasik bir saat uyuduktan sonra uyanan oglusa yiyecek birseyler teklif ederek oyalamaya calistim. Kah aldi yedi, kah aldi atti, kah da hic almadan kafasini cevirdi. Boyle bir 10 dakika gecirdikten sonra yine sarkilar, turkuler soylendi, yine anneanne ve teyzeyle sebeklikler yapildi ve bir 10 dakika da boyle gectikten sonra bizimki 'Cikarin beni burdaaaaan' turkusune basladi. Neyseki varis yerimize ulastik da hepimiz rahata erdik.

Gunubirlik gittigimiz yerden aksama dogru yola ciktik. Bambinonun uyku saatiydi ve hemen uykuya daldi. Ancak hesapladigimiz gibi oyle bir saat uyumadi. Yaklasik yarim saat sonra uyandi ve 'Kaldirin beniiiii' demeye basladi. Bu defa yiyecekler fayda etmedi. Saga cekip emzirdim. Sonra yola devam. Eline oynamasi icin oyuncaklar verdik. Biraz boyle oyalandi. Bu arada hava karardi, Bambinonun gece uykusu vakti geldi. Hesaplara gore Bambino gece uykusuna gececek ve biz de rahat rahat gidecektik. Ancak umulan olmadi ve Bambino bir turlu uyumak istemedi. Cok uykusu olmasina ragmen arabada uyumayi reddetti. Ankara ayrimina cok az kala uzun bir mola vermek zorunda kaldik cunku Bambino sakinlesmeden mizirdanmaya baslamisti. Once uzunca emdi, sonra arabada ayakta durarak vakit gecirdik. O da yetmedi disarida biraz vakit gecirdi. Sonra tekrar araba koltuguna oturttuk. Bu arada karanlikta yol almak cok kolay olmadi. Daha dogrusu karanlik, kamyonlar, Bambinonun sesi, bizim yorgunlugumuz birarada olunca ortam gerilmeye basladi. Bambino illaki benimle uyumak isteyince mecburen son careye basvurduk: Oglani slinge koyup uzerimizden emniyet kemerini gecirdik ve kalan yolu birbirimize yapisik ve cogunlukla meme emerek tamamladik. Cok uykusu olup da koltugunda oturmayi reddettiginde (ki genelde uyku vakitlerinde bunu yapar oldu artik) bu yolla devam ediyoruz.


Anlayacaginiz donus bayagi sıkıntılı oldu. Uyur diye dusundugumuz oglan uyumayi reddetti ve arabada onca insan bir bebegi oyalayamadik. Gidis nispeten daha sakin ve rahat gecti. 


Buyudukce arabayi sever diye dusunduk ama sanirim henuz o kadar buyumedi bizimki :) Aslinda arabanin bizi bir yerden baska bir yere goturdugunun farkinda. Ancak cok cabuk oturmaktan bikiyor ve kalkmak istiyor Bambino. 
DEVAMINI OKU

4 Ağustos 2011

Bambino Cift Hanelerde Artik - Tam 10 Aylik!

Bambino artik cift hanelerde sayin seyirciler :) 10. ayini basariyla doldurdu bugun itibariyle!

Once gecen ayin sonuna ait bazi onemli tarihler:

24 Temmuz 2011 Pazar: Bambino ilk kez ucaga bindi ve Izmir'e gitti.

25 Temmuz 2011 Pazartesi: Bambino ic ice gecen kaplari yerlestirmeye basladi, onceden sadece cikariyordu.

27 Temmuz 2011 Carsamba: Bambino akrabalarini Izmir'de birakti ve Ankara'ya dondu, yine ucakla.

30 Temmuz 2011 Cumartesi: Bambino ilk kez uzun araba yolculugu yapti, Kirsehir'e gitti. Ilk kez buyuk anneannesini gordu.

2 Agustos 2011 Sali: Bambino ilk kez yatar pozisyondan oturur pozisyona gecti kendi kendine. Alt degistirme sirasinda bir anda dogruluverdi!

Yine bugun Bambino ilk kez komando usulu surunmeye basladi. Cok hizli ve seri gidemese de mobil hale geldi sayilir. Ancak hala yurumeyi daha cok seviyor :)

Ve yine ayni gun Bambino babasinin 'Elindekini kutuya koyar misin lutfen?' komutunu uygulayarak elindekini kutuya koydu.

Ve ve ve yine bugun ic ice gecen halkalari yerine koymaya basladi. Oyuncaklari birbirinin icinden gecirmeye de.

Bambinoyu gorenler artik onun bebeklik yuzunun yerine cocukluk yuz ifadesinin yerlestigini soyluyorlar. Bizimki bayagi bir asama atladi demektir bu! (Ben 24 saat birlikte oldugumdan cok anlayamiyorum) Kilosu artti, boyu uzadi. Giydigi badilerin citcitlari cektirmeye basladi.

Soylenenleri cok cok daha iyi anliyor, hatta uyguluyor. Elindekileri birseylerin icine koymaya basladi. Bos kutu veriyoruz eline, icine birseyler koyup kapagini kapatiyor. 'Ac-kapa' oyununu cok seviyor. Gunde kac kere kapilari acip kapatiyor. Bir de iki eline birer oyuncak alip odanin icinde zafer turlari atmaya bayiliyor. O onde ben arkada tabi ki :)

Babasina bayagi dusmeye basladi bizimki. Babanin tum esyalari pk kiymetli, illa onlarla oynayacak. Gozluk, anahtarlik, isyeri giris karti, artik ne gecerse eline. Yeter ki babaya ait olsun.

Elindeki yere dusunce arkasindan bakip 'Ge' diyor :) Gelmeyince de bakip kaliyor :P

Hala insanlari dikkatle inceliyor, ortamdaki herkese teker teker bakip inceliyor, biraz zaman gecince tekrar bakiyor herkes yerinde mi diye.

Bir yere ulasmak icin en direkt yolu kullaniyor. Onundeki engellerin cevresinden dolasmayip uzerinden gecmeyi tercih ediyor. Bu suyun ustunden gecmek de olabiliyor, insanlarin tepesine cikip gecmek de :)

Birinin kucagindayken odaya baska biri geldiginde gelen kisinin ne yaptigini izlemek icin yana dogru egiliyor iyice, oyle komik oluyor ki bu pozu :)) Merakli Melahat :P

Tutunarak kalkma denemeleri yapiyor bu ara. Guvenemedigi yerden tutuyorsa kalkmiyor, garantiye aliyor kendini. En cok bana tutunup kalkiyor. Kalkinca ellerini hemen birakiveriyor, illa serbest olacak onlar :) Oyle olunca da ben tutmazsam oturuveriyor geri. Kollarindan tutunup yurutuyorum hala. Oyle hiz kazandi ki bu konuda! 'Arkasina motor takilmis gibi' gidiyor :))

Alerjik gidalari aradan zaman gecince yeniden deniyorum, bazi gelismeler var cok sukur bu konuda. 2 ay once mercimege hassasiyet gostermisti, o devam ediyor. Ancak bulgur ve nohut hassasiyeti gecti gibi. Ezilmis nohut veriyorum ara sira. Bizimki karisik yemekleri, bulamaclari pek istemiyor. Tek tek tatmayi daha cok seviyor. Temel yiyecekleri haslanmis sebze, meyveler ve et. Evde oldukca tavuk ve balik veriyorum, her gun kirmizi et teklif ediyorum. Demir ve D vitaminini almayi reddettigi icin (yurtdisinda bunlar hic verilmiyor, o nedenle Bambino icmiyor diye pek dert etmiyorum) kirmizi et ve kayisiyi her gun vermeye calisiyorum. Gecen gun semizotu, bulgur, patates, havuc ve eti haslayip rondodan gecirdim, cok sevmedi ama yine de yedi. Patatesi bir turlu begendiremedim kendisine, cok da dert etmiyorum gerci, ne de olsa nisastasi bol sadece. Kabak, kayisi, ananasi, kiraz, karpuz, erik, semizotu sapi, kirmizi et, balik sevdigi yiyecekler.

Catalla yiyor yemeklerini bizimki. Catala batirip yemeklerini veriyorum eline, agzini bulup yiyor :) Cok da hosuna gidiyor. Henuz kasigi vermedim eline ama, ona biraz zaman var gibi?

Emmeye tam gaz devam ediyor. Gunduz sadece uyurken emiyor, gece ise neredeyse non-stop emiyor :) Gece uykularinda iyilesme henuz yok, hala 2 saatte bir kalkiyor, bazen daha da sIk. Sicaktan oldugunu dusunuyorum bu aralar. Hos, ondan once de boyleydi bizimki.

'Gagaga', 'gammm', 'ge' sozuklerini cok soyluyor bu ara. Mutlu oldugunda ve uykusu geldiginde kafasinin saga sola salliyor. Mutlu olunca cok guzel bir melodiyle sarkilar soyluyor, mest oluyoruz biz de! Oyle guzel ki onu dinlemek.

Ustteki iki disi cikti, simdi onun yanindaki ust disler cikiyor ve bu sefer daha bir zorluyor Bambinoyu sanki. Haftasonu huzursuzdu bu nedenle. Bir de dislerinin oldugunu fark etti bizimki, diliyle ara sira yokluyor onlari :) Kumaslara ve omzuma dis gecirip olanca gucuyle isiriyor. Bir de simdiye kadar hic memeyi isirmamisti, ona basladi kerata. 'Isirmak yok, tamam mi?', 'Canim aciyor' diyip cekiyorum memeyi. Cok nadir yapiyor artik ama yine de tirsiyorum yahu!

Not: Yolculuklarla ilgili bir yazi yazmayi dusunuyorum yakin zamanda.
DEVAMINI OKU

31 Temmuz 2011

Kavusma


Bu hafta yaklasik bir yildir gormedigim bir dosta kavustum.

En son gorustugumuzde Bambino karnimdaydi, onun kizi ise 7 aylik cimcimeydi.

Onlari gorur gormez yaslar bosandi gozlerimden.

Ne cok ozlemisim!

Ne cok buyumus o cimcime!

Nasil da gecmis zaman...

Doya doya sarildim dostuma.

Cocuklarla birlikte olabildigince konusup hasret giderdik. Cocuklar da sevdi birbirini :)

Oyle iyi geldi ki. Yine gelin olur mu dostum, ozletmeyin bu kadar kendinizi...
DEVAMINI OKU

28 Temmuz 2011

BMW 1.16i, Sen Var ya Sen


Bekar ya da evli ve cocuksuz olsaydim kesinlikle sahip olmayi isterdim sana BMW 1.16i

Seninle gecirdigimiz birkac gunde beni genclik :P gunlerime goturdun!

Formula1'i yakindan takip eden, arabalarla ilgili her ayrintiyi bilen, erkeklerle oturup araba muhabbeti yapan beni hatirladim sayende yeniden.

Kucagimda Bambino varken bile sofor kojo gaza bastikca cikan guclu motor sesi beni endiselendirmekten ote mutlu etti icten ice... Ozlemisim.

Son model ve gicir gicirdin. Muhtemelen ilk sahibin bizdik. 

Bembeyazdin. Cok guzeldin.

Yine de senden ayrilmak cok zor olmadi. Zira cocuklu aileler icin tasarlanmadigin pek belliydi.

Yeniden kendi arabamiza gecince 'oh be' dedim, yalan degil :)

Yine de tesekkur ederim sana, bana Bambino oncesi, hatta kojo oncesi zamanlarimi hatirlattigin, tebessumle bircok aniyi bana tekrar animsattigin icin!
DEVAMINI OKU

22 Temmuz 2011

Bambino Eymir'de - 20 Temmuz 2010










DEVAMINI OKU

17 Temmuz 2011

Bambino Bu Hafta

15 Temmuz 2011 Cuma gunu bir yerlere tutunarak kalkmaya basladi.

16 Temmuz 2011 Cumartesi dizlerinin uzerinde oturmaya basladi.

17 Temmuz 2011 Pazar gunu kollari ve bacaklarina dayanarak ucgen gibi kalkti.

Her gecen gun daha da pekistiriyor donmesini, kalkmasini... Elinden tutarak yuruyoruz her gun, o onde ben arkada. Bugun birinin dedigi gibi 'Yuruyor ama ayakta duramiyor!' :)
DEVAMINI OKU

15 Temmuz 2011

Camasir Legeninde Uyuyan Bambino


Bir saatligine disari cikmam gerekti.

Bambinonun uyku saatine kalmadan dondum 45 dakikada.

Ama bizim kucuk bey anneannesi ile camasir legeninde oyun oynarken uykuya dalivermis bile!

Legeni cevirip sarki soylerlerken uykusu gelmis ve uyumus oracikta :)

Canim yaaa...

Anneannesinin de 'Sen olmadan nasil durur, nasil uyur bu cocuk, ne yapacagiz sen yokken?' diye devam eden kuruntularina da iyi bir cevap oldu bu manzara.

Neymis?

Su yolunu bulurmus.

Panige gerek yokmus.

Insan herseye mecbur kalinca alisirmis.

Allah iyi insanlarla karsilastirsin yeter ki!

Allah karsimiza iyi bir bakici cikarsin (ya da iyi bir kres)...
DEVAMINI OKU

4 Temmuz 2011

Bambino 9 Aylik

Son ay nasil gecti hatirlamiyorum... Hafizami zorluyorum ama ayrintilar gelmiyor aklima. Sanirim biraz yoruldum, ailecek yorulduk. Zor zamanlar gecirdik, ondan...

Biz boyleyken Bambino son hiz buyumeye devam etti. Konusma, yurume ve dis cikarma aktiviteleri ile oldukca mesgul gunler gecirdi ve geciriyor.

29 Haziran Persembe gunu 'bab-ba' hecelerini soylemeye basladi. Tabi kojo mest oldu :))

3 Temmuz Pazar gunu ilk kez semt pazarina gitti. Ilgiyle etrafi seyretti, ilk kez kavunun tadina bakti ve begendi :)

Uyurken birdenbire yuzukoyun donup emekleme pozisyonu almaya basladi :) Tabi bu pozisyonu hic sevmedigi icin arkasindan hemen bir ciglik kopartiyor 'beni kaldirin' diye :) Tutup kaldiriyorum. Sabaha kadar bayagi bir yapiyor bunu.

Gun icinde oturdugu anlar giderek azaliyor. Uzun sure ayakta dolastiriyorum onu. Sarkilar soyluyor durmadan, kahkahalar atiyor yururken. Topa vurup yakalamaya gidiyor, bunu saatlerce yapabilir bende hal olsa :)

2 Temmuz Cumartesi gunu ilk defa balkabagi yedi ve bayildi. Iyi de oldu, bagirsaklari calisti biraz.

Et yemeye basladigindan beri kilo aldi. Artik slingle giderken daha yavas hareket ediyorum, agir geliyor oglan.

Haslanmis sebze, et, meyve yiyor hala. Ne zaman ne kadar yiyecegine kendi karar veriyor. Kasiktan ziyade elle yiyebilecegi turde hazirlayip eline veriyorum, kendi kendine yemek daha cok hosuna gidiyor. Meyvelerden en cok erigi seviyor. Tatlidan ziyade mayhos tatlardan hoslaniyor.

Ust disler geldi gelecek bu ara. Huzursuzlugu ve agrisi var bu defa. Sanirim birkac dis birden geliyor, o nedenle. Agrisindan aksam gec saatlere kadar deli mayin gibi dolasiyor etrafta. Banyo bile mayistirmiyor Bambinoyu. Aksam 10'u buluyor yatmasi bazen. Gecici oldugunu dusunuyorum.

Disleri rahatlasin diye en cok kumas kemirmeyi seviyor, oyle rahatliyor.

Yurumeye yardimci tahta bir araba almistim, onu cikardim. Kojo monte etti. Onundeki kisimda 24 tane ahsap blok var. Arabayi simdilik surmuyor, onu uzerine oturtup ben suruyorum :) Bloklari da alip alip atiyor, diger oyuncaklarina yaptigi gibi. Henuz toplama ve geri koyma kismini gerceklestirmedi :)

Arabada ve pusette nispeten daha uzun vakit gecirmeye basladi ama yine de sIk sIK mola verip yurutmek, kucaga almak gerekiyor. Eline yiyecek birseyler verince toleransi artiyor.

Babasinin deyimiyle 'sokak farasi' olmaya basladi  Bambino :) Gunde iki posta disari cikiyor, daha da olsa cikar :) Disari giden biri varsa arkasindan soyleniyor 'beni de gotur' diye.

Gun gectikce daha cok sey anlamaya basladigini fark ediyorum. Beklemeyi biraz biraz ogrenmeye basladi. Hala tek basina cok vakit gecirmiyor, illa yaninda biri olacak.

TV izlemiyor ama bir yerde gorurse TV'den baska yere bakmiyor :) Zamane bebekleri azizim :P

Cok yorucu ama cok cok da keyifli ve guzel Bambinoyla gunler. Doya doya opup kokluyorum tontonumu, daha ne isterim :)
DEVAMINI OKU

24 Haziran 2011

Yürüme Çalışmaları :)


Bir suredir ayaga kalkma ve yurume egzersizlerine baslamisti Bambino. Koltukaltlarindan tutup yurutuyordum onun istegi uzerine. Yatarken de ellerinden tutunca kendini kolayca kaldiriyordu ama bunlar hep birinin yardimiyla oluyordu.

Bugunlerde kendi kendine yatarken oturma, otururken ayaga kalkma calismalarina basladi bizimki. Sirtustu yatarken kollarini ve kafasini one dogru kaldirip kalkmaya calisiyor, aslinda en zor kalkis pozisyonu bu. Bizimki zorlari seviyor sanirim :)

Bugun ise sirtustu yatarken yana dogru donup yuzustu pozisyona gelip altta kalan kolunu yana cekerek kollarinin uzerine abanarak kalkma olayina giristi oglus. Tabi tam olarak kalkamiyor hala ama bayagi yol katetti. Kafasini super kaldiriyor, poposunu da oyle, dizlerini de guzel kiriyor ama kollarindan guc alma kismini henuz tam yapamiyor.

Ayaga kalktgi anda oyle mutlu oluyor ki, basliyor en yuksek perdeden sarkilar soylemeye :) Gozlerinin ici oyle bir guluyor ki, onu gorup de duygulanmamak elde degil. Alip tekrar icime sokasim geliyor. Oyle guzel ki onun bu mutlulugunu, heyecanini paylasabilmek. En saf halde bu duygulari yasamak, yasandigina sahitlik etmek. Tum guzel duygular kabariveriyor icimde...

Ayaktayken de o onde ben arkada :) herseyi kesfediyoruz birlikte. Artik Bambinonun ayaklari bizi ne tarafa gotururse :) Merdivenlere gelince bacaklarini kirip kocaman adimlarla cikiyor basamaklari, hatta inip tekrar cikmak istiyor, o derece seviyor bu isi!

Butun gun ayakta gezinmek istiyor. Hatta bugun banyosunu dahi ayakta yapti. Tabi onu hem tutup hem yikayamadigimdan en az iki kisi gerekiyor banyosu icin artik.

Tutunabilecegi seviyede bir yerdeysek-koltuk, sandalye, kendi boyunda bir sehpa gibi- elleriyle tutunup ayakta dursun istiyorum ve biraz tesvk ediyorum bunu ama Bambino hic istemiyor elleriyle bir yere tutunmayi. Elleri illa serbest olacak :)


Zaten neyi ogrenmesini istediysem, eger zamani gelmediyse, hep reddetti Bambino. Daha once de ayaklarini tanisin diye yerde yatarken bacaklarini kaldirip 'Bak bunlar senin ayaklarin' diye elleriyle tutmasini saglamaya calismisitm :) Ama bizimki ayaklarini tanimayi israrla reddetti! 'Simdi zamani degil anne, zamani gelince ben onlari oyle bir taniyacagim ki, hiiic merak etme sen' dedi bana.

Demek ki neymis? Her bebegin her isi yapacagi bir zaman varmis. Baskalari ne yapmasini isterse istesin, bebek ancak zamani geldiginde yapacakmis her birini. Dis cikarmasi, yurumesi, oturmasi, konusmasi, gulmesi hep zamani geldiginde yapilacakmis. Baskasi istediginde degil! Biz ise sabirsiz ebeveynler olarak her seferinde dersimizi alip oturacakmisiz yerimize. Bu bebeklerden ogrenecegimiz ne cok sey var...
DEVAMINI OKU

19 Haziran 2011

Haftanin Ilkleri

13 Haziran 2011 Pazartesi
Bambino aynaya bakip kendini tanimaya basladi. Onceleri aynadan kendine degil, bana bakardi. Simdi kendinin ayri bir birey oldugunu fark ediyor ve artik aynaya baktiginda kendini gorup opuyor, yaliyor :) Her aynada kendine bakip gulumsuyor ve de :)

15 Haziran 2011 Carsamba
Dogdugundan beri puset ve araba koltugunda oturmayi sevmeyen Bambino ilk defa pusete oturdu ve uzun sure durdu icinde :) Etrafi seyretti, onundeki oyuncakla oynadi, arada beni istedi ama ilk defa pusette yolculuk etmeyi basardi :)

17 Haziran 2011 Cuma
Bambino ilk defa ellerini ritim tutar gibi bir yerlere vurdu. Eliyle bir yere vurunca ses cikarabilecegini fark etti. Bu eylemi masanin uzerinde ve benim omzumda denedi ve onayladi :)

19 Haziran 2011 Pazar
Bambino ilk defa tek sesli harflerden iki sesli harfler cikarmaya terfi etti :) Onceleri 'aaaa', 'eeee' gibi tek sesler cikarirken bugun 'adadadadaa', 'agagagagaga', 'hey' gibi heceler soylemeye basladi, hem de butun gun :) Hele banyoda bir neselnedi ki sormayin.

Bugun ilk defa olan diger bir olaysa Bambinonun ilk defa bir alisveris merkezine girmis olmasi. Oglen vakti disarida hava cok sicak olunca ve annesinin de iceride bir isi olunca mecburen babasiyla birlikte geldiler iceri. Kisa bir sure sonra icerideki ses, insan ve isik kalabaligindan bunaldi, uykusu da gelince cikmak istedi. Olabildigince cabuk ciktik biz de.

Her zamanki gibi bucuk ayinda, yani 8,5 aylik oldugunda, buyume atilimi gosteriyor Bambino. Dunden beri uyumak istemiyor, hep yurumek istiyor, konusmak istiyor, istiyor da istiyor :) Bize dusen isteklerini yerine getirmek, ne de olsa gonullu koleleriyiz onun :P
DEVAMINI OKU

12 Haziran 2011

Sismis!

Ben Bambinonun banyosunu hazirlarken anneanne Bambinoyu soymus kucaginda oyalamaktadir. O sirada banyoya telasli ve korku dolu gozlerle kojo gelir:

K: Hanim Bambinoya bir baksana hemen, oglanin p.ipisi sismis!
B: Nasil yani?
K: Hemen bak bi, cok kotu fena!
B: Allah Allah nasil sismis ki?
K: Yahu bir baksana, ay ben bakamam, noldu buna yaa?
B: Tamam gel bakalim.

Disari cikilir, anneannenin kucaginda oynamakta olan Bambinoya seslenilir.

O sirada kojo bagirir:

- Aman yaaa, o annenin parmagiymis!!!

:))
DEVAMINI OKU

8 Haziran 2011

Renk Degisikligi

Bambinonun kaslari koyulasti, hem de bir gecede. Inanilir gbi degil! Aksam daha seyrek ve acik renk olan kaslar sabah kalktigimizda koyulasmis ve gurlesmisti. Uyusun da buyusun diye bosuna demiyorlar tabi :)

Bugunlerde aslinda ailecek zor zamanlar geciriyoruz.

Annem surpriz bir sekilde dun anjiyo oldu, gelecek hafta da mide endoskopisi olacak. Annemin yaninda olamadigima uzuldum, cocukla birlikte zor tabi onun islerine kosturmam...

Ben haftabasindan beri dusuk tansiyon ile bas etmeye calisiyorum. Dun taban yapti; 7 ye 4 olctuk tansiyonumu. Annem de olmayinca evde tek basima zor gecti gun. Kafami kaldiramayacak derecede halsizlik, mide bulantisi ve bas donmesi ve haraketli mi hareketli bir bebek... Gece de durmaksizin bir kasinti bas gosterdi, sabah annem eve gelir gelmez beni acile goturduler... Akut urtiker, halk dilinde kurdesen olmusum... Vucut direnci cok dustugu icin bu sekilde kendini gostermis. Ustelik de tansiyonum dusuk oldugundan tuzlu ayran disinda dogru durust birsey yememistim.

Isin kotusu doktor emzirmeyi birakmam gerektigini cunku ancak igne ile duzelebilecegimi soyledi. Bunu yapamayacagimi soyledim, Bambino emmezse ac kalacak cunku. Doktor da B plani olarak antihistaminik verdi, zyrtec. Ancak benim durumum biraz agir oldugundan ise yaramasi uzun surebilir dedi. O zamana kadar kabartilar ve kasinti devam edebilirmis. Bu ilac da cok guvenilir degil ama eger almazsam hic gecmeyecek. Iki ucu .... degnek iste!

Dun evde kafami kaldiramaz durumda hem dinlenip hem bebek bakmaya calisirken ayni anda kojo da yiyecek zehirlenmesinden dolayi yatiyordu. Butun gunu banyoda gecirip bir lokma yiyecek yemedigi icin halsiz dusmus iyice.

Bambinonun da k.akasi bu ara yesil ve sumuksu cikiyor. Acaba idrar yolu enfeksiyonu mu tekrarliyor diye doktora gittik bu sabah, benim muayenem oncesi onu gosterdik. Bu ara ust disler cikma sinyali veriyor, ondan da olabilirmis ama yine de kultur ornegi verecegiz bakalim.

Anlayacaginiz bu ara ailecek hastayiz ve kimsenin kimseye hayri yok gibi birsey. Herkes kendi acisini, agrisini yasiyor.. Sehir insanlari olarak hemen hemen tum yakinlarimiz kendi islerinde, telaslarinda.. Kucuk yerde olsan biri olmazsa biri gelir diye dusunmeden edemedim. Boyle kotu zamanlarda yalniz kaldiktan sonra ne anlami var diye de sorgulamadan duramadim... Bu hastaliklar insani filozof yapar azizim...
DEVAMINI OKU

4 Haziran 2011

Bambino 8 Aylik

Bambino bir ay daha buyudu, yasasin! Tam tamina 8 aylik oldu :)

Boy: 69 cm
Kilo: 7400 gr.

Gecen aya gore sadece 200 gr alabildi, sadece anne sutuyle beslendigi icin. Artik rutin bir sekilde ek gidaya gececegiz, yeterli takviyeyi almasi icin. Sabah ve ogleden sonra Neocate mama, oglen etli corba ve ara ogun olarak da meyve yemeye baslayacak. Atlamak yok, her gun yapacagiz artik bunlari. Demir damlasinin tadini da icine vanilya surubu katarak tatlandiracagiz. Ya da damlayi verip hemen ardindan su teklif edecegiz. Sanirim vanilya surubunu denemek daha iyi sonuc verecek. Neocate mama yerine de soya mamasi verilebilirmis ama Neocate daha iyi geliyor bana sanki. Bir bakalim neler olacak bu konuda...

Son ay nasil gecti anlamadim, biraz sIkIntIlI, biraz telasli, biraz stresli ama cok cabuk gecti.

Bambino desteksiz oturma konusunda asama kaydetti.

Emeklemeden yuruyecegi anlasildi net olarak. Zaten oldum olasi yuzustu durmayi sevmedi, hala da direniyor, durmuyor oyle. Simdi isi gucu 'Beni kaldirin yurutun' :) Onune top koyuyorum, topa vuruyor sonra da almaya gidiyor hoplaya ziplaya.

Algilar, antenler tam gaz calisiyor. Etrafta ondan habersiz kimse hareket edemez, yemek yiyemez, hicbir sey yapamaz.

Kapidan odaya girip cikilacaginin bilincinde artik. 'Biri geliyor' diyince kapiya bakiyor. Cikan birinin geri gelebilecegini anladi ama anlamamazliktan geliyor genelde :P

Kalkmak isteyince kollarini acip kaldir beni diyor.

Ayni anda bir eliyle bir oyuncagi tutup diger eliyle farkli bir oyuncagi alabiliyor. 'Multitasking' yapiyor :P

Cok kullanilan isimlerin neye ait oldugunu biliyor artik. Misal, ayna, kus, kedi, elma, sac, dis, telefon.

7,5 aylik olduktan sonra algilarinda fark edilir bir gelisme oldu. Daha bir anlar, dinler oldu. Ingilizce konusunca anadili olmadiginin farkinda mesela.

Oyuncaklariyla arasi guzel ama elektronik olanlara hala bakmiyor, bakmasin da zaten :) Hala en cok kabuklu ceviz, silikon pasta kalibi, terlikler, bos altin kutusu, dis kasiyicilar, kucuk bir yastik, sise kapagi, kasik ile oynamayi seviyor. Oyuncaklarindan aslancik ve ayicik yerine ust uste konan halkalar ve ic ice konan kaplarla daha cok vakit geciriyor. Bunlari teker teker cikariyor ama yerlestirme konusunda pek gelisme yok :)

Bu saydigim malzemeleri bir kutuya koyup onune koyunca rahat bir 10 dakika geciriyor. Hepsini teker teker cikariyor, elliyor, yiyor ve atiyor disari. Gunde 1-2 defa bu kutu oyunu sayesinde onun yanindan ayrilabiliyorum. Onun disinda hep birlikteyiz, uyurken bile :)

Ek gida konusunda temkinli adimlarla bir ileri iki geri seklinde ilerlemeye devam ediyoruz. Bu ara kabak ve havuc puresi yiyor. Erik yedi ve sevdi. Bugun kiraz verdim, ilgilendi ama pek de sevmedi gibi. Yeni seylere karsi cok acik Bambino, versen herseyi yiyebilir. Denemeye devam...

Neocate mamasini temin ettik, yalniz icinde glukoz surubu gorunce vermeye cok cekindim. Bu mamalarin organigi yok mu acep, bir bakmali.

Uykulari bu ara duzensiz seyrediyor. Normalde uyandiktan 2,5 saat sonra uykusu gelirdi ama soyle bir 10 gundur ne zaman uyumak istedigi belli olmuyor. Bazen kalktiktan 1,5 saat sonra uyumak istiyor, bazen de 4 saat sonra. Gece uykulari da cok derin ve uzun degil. Mevsim gecisi mi acaba?

Demir damlasina baslayamadik, tadi oyle kotu ki Ferro S.anolun. Elma puresine katmak gibi stratejik bir hata yaptim, bir kac gun elma yemeyi bile reddetti! O pas tadi kolay kolay gitmiyormus agizdan. Damlayi degistirmeli sanirim.

Hala m.emede uyuyor, bazen tum uyku boyunca emmek istiyor. Benim yanindan ayrilmami istemiyor genelde. Ya bacagini bacagima atiyor ya da eliyle giysimi tutup birakmiyor. Sirtimi ona donup yatinca sirtimdan tutup cekiyor :)) Oyle tatli ki o halleri! Tortop olup yan donmesi, uyaninca sarkilar soylemesi beni mest ediyor, eryip bitiriyor. Gece uykularinda ise deli yatiyor. Capraz yatiyor, kollari iki yana aciyor, kucucuk haliyle bana yatacak yer birakmiyor :) Bazen uyandrmayim diye yatagin diger ucuna yatiyorum uyanana kadar. Uyku tulumu olmasa ustu hep acik kalacak.

Ust disler geliyor galiba. Salya, kafada ates olaylari geri dondu. Surekli bir yerleri isirip kasinmak istiyor.

Giderek tadindan yenmiyor bu bebis anlayacaginiz :)
DEVAMINI OKU

31 Mayıs 2011

Dis Bugdayi


Bambinonun cikan disleri serefine bugun dis bugdayi yaptik.
Ailede kucuk cocuk olmadigi icin ve aile buyukleri de ya diyette ya da diyabetik olduklarindan oyle cafcafli, yok efendim dis seklinde pastali, bonibonlu, konfetili bir organizasyona girismedik :)

Gelen az sayida misafir once dualar okudular.
Sonra Bambinoyu, uzerinde meslekleri temsil eden alet edevatin oldugu masanin uzerine oturttuk.

Neler vardi masada?
Doktor icin steteskop, bilgisayar/elektronik icin mouse, yazar icin kalem, avukat icin hukuk kitabi, asci icin tahta kasik, fotografci icin fotograf makinesi, sporcu icin top ve tamirci icin tornavida koyduk.

Bambino neyi secti? :)
Bambino masadakileri teker teker gozden gecirdikten sonra steteskopu secip doktor olacaginin sinyallerini verdi :)
Sonra steteskopu birakip kalemi aldi eline ve bir sure kalem yedi.

Bu eglenceli kisimdan sonra yemek yendi hep birlikte.
Dis bugdayinin icine altin ya da para koyup altini/parayi bulanin Bambinoya hediye almasi gelenegi anneannesinin 'Utanirim ben, kimseye hediye al gel diyemem' demesi uzerine yapilmadi.

Bunun disinda Bambino butun gun misafirlerle birlikte masada oturdu, sohbete katildi.
Sohbet koyulasip kimse onunla ilgilenmedigi anlarda vucudunu kaskati yapip 'iiiiiii' diye ses cikararak 'Ben buradayim, benimle ilgilenin yahu' mesajini net bir sekilde verdi.

Arada uyumaya gidip gelen Bambino iyi bir dinleyici oldugunu bir kez daha kanitlayarak tum sohbete dahil oldu butun gun.

Ha bir de erik tatti bugun, disleriyle isirip arada yuttu parcalari (giki bile cikmadi kabuklu seyleri yutarken).

Boylece bir gelenegi daha yerine getirmenin huzuruyla tamamladik gunu :P
DEVAMINI OKU

24 Mayıs 2011

Alerjide Son Nokta

Doktorlarimizin dedigi gibi Mayis ayi sonu geldiginde ogle yemegi olarak sebze corbasina baslayacakti Bambino. Daha once tek tek verip reaksiyon almadigimiz patates ve havuc ile bugday, irmik ve arada bir kirmizi mercimekten olusacakti bu corba.

Dun ilk kez patates, havuc ve ince cekilmis bulgurdan olusan corbaya azicik zeytinyagi katarak yedirdik Bambinoya. Sonuc: Iki yemek kasigi kadar istahla yedi bizimki. Sonrasinda agzinin kenarinda hafif kizariklik olustu ama peceteyle agzini silerken oldu deyip gectik. Zaten zamanla kayboldular.

Bugun yine ayni corbayi verdik oglana. Ancak bu seferki durum farkli oldu: Yuzu aninda kabardi, kipkirmizi oldu ve akabinde sinek isirigi gibi puturlukler olustu. Hemen doktoru aradim: "Igneyi yapmayin, ancak hemen antihistaminik verin" dedi. "Tamam" deyip kapattim telefonu. O anda elimizde hic antihistaminik olmadigi aklima geldi. "Doktor verdi de biz mi almadik, yoksa aldik da ben mi hatirlamiyorum?" diyerek kojoyu aradim. Kojo igne disinda ilac yok elimizde diye teyit edince tekrar doktoru aradim. Birkac dakika icinde bunlar olurken Bambinonun huzursuzlugu artmaya basladi. Doktoru aradim; "Hemen gidip Atarax alin ve bir olcek verin, derhal!" dedi!!

"Tamam" dedim kapadim telefonu. Kapattim da, nasil yapacaktim bu isi? Yari dag basi bir yerdeyiz. Eczane cok yakinlarda yok, en yakindaki yuruyerek yarim saat uzaklikta. Uc secenek gecti hemen aklimdan:

1- Yuruyerek gidip gelmek. En az bir saat gerektirir.
2- Taksi cagirmak. Numarayi bul, taksiyi bekle, git, gel, en az yarim saat.
3- "Ya Allah Bismillah" diyerek yillardir duz vitesli araba kullanmadigini unutup "Hersey oglum icin heeayt" nidalariyla Kapinin onundeki duz vites duldulu alip gitmek. Eger stop ettirmeden gidip gelirsen 15-20 dakika.

Durumun aciliyetini ve Bambinonun "Anne birseyler yap" bakisini gorunce 3. secenegi tercih ettim! Hemen arabanin yedek anahtarini bulduk annemle ve ben kendimi sofor koltuguna attim. Park yerinden cikarken arabayi stop ettirdim ama yilmadim. Insan dara dusunce neler yapiyormus a dostlar. Halbuki daha dun babam "Alin benim arabayi cikin" dediginde " Yok babacim, ben senin arabayi suremem" demistim.

Neyse, gidip gelmem 15 dakikadan az surdu. Hemen surubu oglana kavga-dovus icirdik. Tabi agladi bizimki ama mecburduk zor kullanmaya. Sonrasinda biraz sakinlesti Bambino ve kizarikliklar yok oldu kisa zamanda.

Simdi yanimda uykuya daldi. Ben de yasadiklarimizi dusunup "Buna da sukur" diyorum. Ama dusunmeden de edemiyorum: Kan testinde bugdaya hassasiyeti negatif cikmisti. Peki neye reaksiyon gosterdi bu oglan simdi? Veee, en basit sebze corbasini da veremeyeceksek bu oglan ne yiyecek, ne icecek? Sadece anne sutuyle nereye kadar gidecek? Ben ise baslayinca ne olacak? Ya bu alerjileri gecmezse naapicaz? Kime guvenip emanet edicez oglani???

Sorular.. Sorular.. Sorular.. Cevabi kim bilir ki??
DEVAMINI OKU

20 Mayıs 2011

Kac Yil Gecti Aradan

Tam 5 yil once bugun 'Evet' dedik birbirimize...

5  yildir yanyana, omuz omuzayiz her daim...

Diye devam eden romantik cumleler sarf etmeyi cok isterdim, ancak aile boyu oyle bir hastalandik ki gunun tek romantik ani kojonun aldigi gulleri verip bir metre oteden birbirimize opucuk gondermemiz oldu.

Haftabasi bende baslayan nezle-grip akabinde Bambinoya gecti, zavallim atesledi ilk defa ve burun tikanikligi nedeniyle uykulari boluk porcuk oldu. Son iki gundur de kojo hasta. Bakalim ondan tekrar bana gecip ikinci tura baslayacak miyiz?

Kafami kaldiramayacak vaziyette olunca anne evinde aldik solugu. Pazartesi ve kismen Sali gununu hatirlamiyorum. Hala elimde mendil, cebimde maske ile dolasiyorum. Bambinonun hastalanmasi da huyunun degismesine neden oldu. Zavallim bir turlu keyiflenemedi, asabilesti bir de. Ilk gunler onluk yetistiremedk ona, devamli hapsuruyor ve burnu akiyordu.

Allah kimselere cekemeyecegi yuku yuklemesin.

Saglikli gunler hepinize!
DEVAMINI OKU

18 Mayıs 2011

Yazilim Guncellemesi

Bambino bugun desteksiz oturmaya basladi. Egildiginde dengesini tekrar bulabiliyor ve dik durabiliyor! Simdi gozu ayaga kalkmakta. Emeklemeyi atlayacak gibi... 
DEVAMINI OKU

17 Mayıs 2011

Satiyorum- Stokke Alt Degistirme Unitesi, Calisma Masasina Donusuyor



Uzun sureli arastirmalar sonucu Ingiltere'den cok isteyerek ve begenerek aldigim Stokke Alt Degistirme Unitesini malesef kucuk bir eve tasinma durumumuz nedeniyle satiyorum.

Urunun orijinal halini ve bilgileri suradan bulabilirsiniz:



-Cevreye dost bir urun

- Bebeginizin altini degistirirken bebek size bakiyor, yani yan donmeye gerek yok.

- Bebege ait pek cok ivir ziviri koyabileceginiz kadar genis raflari var.

- Yanlara takilan plastik aparatlar, kumas aparat ve elbise askiligi pek cok esya aliyor.

- Egilip bukulmeden, beliniz agrimadan bebeginizin altini degisitirip onunla vakit gecirebiliyorsunuz.

- Bebek yuksekte durdugu icin sizinle cok daha iyi goz temasi kurabiliyor.

- Unitenin alt tarafindaki bosluk ayaklarinizin uniteye yanasmasina izin veriyor ve bebeginize fiziksel olarak daha yakin oluyorsunuz.

- Bebekle daha iyi bir iletisim kurma imkani sagliyor bu unite size. Bizim oglan buraya konunca cok mutlu oluyor, sarki soylemeye basliyor :)

- Tepesine donence asilinca bebeklerin en sevdigi yer burasi oluyor!

- Tek bir mobilyayi yillar boyu kullanabiliyorsunuz. Bebeginiz buyudukce unite calisma masasi haline donusebiliyor.

- Ayni anda iki cocugun birden oynayabilecegi bir calisma masasi olabiliyor ilerleyen zamanlarda.

- Uniteyi kitaplik, TV unitesi gibi amaclarla da kullanabilirsiniz. Dedigim gibi, cooook uzun omurlu!

- Unite demonte edilebiliyor, bu nedenle kargolanmasi kolay olacaktir. Ben Ingiltere'den bu sekilde tasiyarak getirdim. Turkiye'nin her yerine rahatlikla gonderebilirim.

Boyutlar: 
*Yukseklik 106 cm
*Genislik 67 cm
* Derinlik 75 cm


Bendeki rengi ceviz. Cok uyumlu ve asil bir renk. 

Uniteyi sadece 5 ay kullandim (Bambino 7 aylik ancak 2 aydir annemde kaliyoruz). Her gelen, her kullanan cok begendi, cok hoslarina gitti. 

Uniteyle birlikte:

*1 adet alt degistirme minderi, 
*bu mindere gecirilen 5-6 adet lastikli carsaf, 
*yanlara takilan 3 adet plastik konteynir, 
*1 adet bez aparat, 
*1 adet elbise askiligini da veriyorum. 

Urunun Ingiltere'deki piyasa fiyati aksesuarlar haric 340 pound, yani yaklasik 850 TL. Aksesuarlarin piyasa fiyati: Minder 13 pound (32 TL); Carsaf tanesi 13 pound (32 TL) (ben 5-6 adet gonderiyorum); plastik aparatlar 13 pound (32 TL), bez aparat 16 pound (40 TL). Toplamda yaklasik 450 pound ediyor. Bu da yaklasik 1100 TL demek!!!

Ben tum aparatlar dahil 650 TL ye satiyorum.

Alana simdiden hayirli olsun!

Not: Ankara'da ikamet ediyorum. Elden teslim de alinabilir. 


3 cocuklu Aysin Hanim bu urunu kullaniyor ve bakin bloguna ne yazmis: 

"llk zamanlarda günde en az 7-8 kere bebeğinizin bezini değiştirip bu işlemi ufaklık 2-2,5 yaşına gelene kadar kaç kere tekrarlayacağınız düşünülürse alt açma ünitesinin önemi herhalde daha iyi anlaşılacaktır.
Birçok anne yürümeye başladıktan sonra “yakaladıkları yerde” değiştirseler de, ben yakaladığım yerde sıkıştırdığım çocuğu alıp alt açma ünitesine yatırıp yapmayı hep daha kolay buldum. Boyunuza uygun, eğilmeden kullanabildiğiniz, gereken tüm eşyaların elinizin altında durması için sağında solunda rafı bulunan alt açma üniteleri kesinlikle hayatı kolaylaştıracaktır. 
Ah az kalsın unutuyordum! Oyuncak! Ufaklığı burada tutmanın en önemli faktörü tavandan asılmış, dikkatini çeken bir oyuncak, ve eline verip oyalayabileceğiniz boş krem kutuları. O krem kutularını aç-kapa işleminin ne kadar önemli olduğu ve huzur katsayınızı ne kadar artırabileceğini ileriki aylarda görüp bana teşekkür edeceksiniz!"


http://www.aysinkuran.com/start/?page_id=38

DEVAMINI OKU

14 Mayıs 2011

Alerji- Devam


Yazinin ilk bolumu burada.

Kan tahlilini pazartesi aksami internetten ogrendik. Beklenmedik birsey degil ancak raporu bilgisayarda gorunce moralimiz bozuldu kojoyla tabi. Ertesi sabah Omer Bey'e gittik hemen. Ve iste sonuclar:

Bambino orta siddette sut ve sut urunlerine, dusuk duzeyde findik/fistik/kuruyemise ve duyarlilik duzeyinde (yemeden tam birsey soylenemezmis ama riskli grupta) yumurtaya alerji. Bu ucu disinda bakilan bugday icin ise herhangi bir sorun cikmadi.



Omer Bey, bu tabloya gore sut ve findik alerjisinin yasla birlikte giderek artmasinin beklendigini, findik alerjisinin Tr'de en cok gorulen tur oldugunu, bircok hastanin sut alerjisinin 1 yas, findik alerjisinin 13 yasindan sonra duzeldigini, duzelmeyen hastalar icin ise devamli igne tasimak suretiyle riskin azaltildigini soyledi. Yalniz bu alerji isinin kesinlikle sakasi yok a dostlar. Alimallah aninda olumle sonuclanabilir. O nedenle bize de bir alerji ignesi yazdi. Bu igne Bambino ile birlikte tasinacak, Bambinonun gittigi her yere gidecek. Bunun disinda tum tanidik, akraba vs. ye haber verilecek. Oglana asla sut ve sut urunleri ile kabuklu yemis ve yumurta verilmeyecek. Bir yasindan sonra tekrar kan testi yapilacak ve durum tekrar degerlendirilecek.

Bambinonun sut ve yumurtadan alacagi besinleri anne sutunden almasi mumkun. O nedenle anne sutune tam gaz devam edilecek. Sutten kesildiginde hala alerjisi devam ederse kalsiyum tabletlerle takviye edilecek beslenmesi.

Peki tamam anne sutu aliyor cok sukur de, ek gidalar ne olacak? Bu oglan kahvalti hic etmeyecek mi? Ne yiyecek, ne icecek?

Iste bu sorular icin de ertesi gun Muserref Hanima gittik tekrar. Ilk defa bir doktor benimle oturup tum kan tahlil sonuclarinin uzerinden gitti. Normal sinirlar icinde olmayan degerlerin ne anlama geldigini tek tek anlatti, hic sabirsizlanmadan beni ve sorularimi dinledi, teker teker sakin sakin yanit verdi hepsine. Kesinlikle dogru yerdeyim dedim bir kez daha.

Efendim, Bambino sut ve yumurtadan alacagi tum yararli seyleri ozel bir mamadan alacakmis bundan sonra. Bu pahali mama aslinda mama degilmis, yani bebegi tok tutsun diye verilmiyormus, icinde her turlu vitamin, mineral varmis. 'Mama degil aslinda, oyle dusunmeyin' diye iyice tembih etti Muserref Hanim. Anne sutunun yetmedigi zamanlarda, sabah kahvatisi ve ikindi ogununde bundan yiyecekmis Bambino. Tadi kotuymus ama zamanla alisirmis... Ogle yemegi olarak da patates, havuc, brokoli, kabak, ispanak gibi mevsim sebzelerinin icine bugday  ya da irmik atarak ve pistikten sonra uzerine zeytinyagi gezdirerek bir corba yapip verecekmisiz. Ara sira kirmizi mercimek de atilabilirmis icine. Ikindi ogunu normalde yogurt olurmus, bizim durumumuzda bu yine mama olacak. Onun disinda anne sutu alacak. Bu beslenme sekline 7,5 aylikken baslanacakmis. Simdilik yine hep anne sutu...

Demir konusunda ise; su anda demir depolari doluymus Bambinonun ama zamanla azalacagi icin ay sonunda demir damlasina baslayacakmisiz. Alismasi icin gunde 1-2 damla ile basalanacakmis, 10 gun sonunda gunde 7 damla ile devam edilecekmis. Ac karnina verilecekmis bir de. K.abiz olursa damla miktari azaltilacakmis.

Gelecek ay tekrar gidecegiz kontrole.

Girdik bakalim bir yola, Allah sonumuzu hayir ede...
DEVAMINI OKU

11 Mayıs 2011

Yazilim Guncellemesi

11 Mayis 2011
Bambino bugun desteksiz oturmaya basladi. Egildiginde dengesini tekrar bulabiliyor ve dik durabiliyor! Simdi gozu ayaga kalkmakta. Emeklemeyi atlayacak gibi... 
DEVAMINI OKU

10 Mayıs 2011

Alerji


Ek gidaya tam anlamiyla gecemeyen Bambino icin endiselenmedim, ancak yogurt ve armuta reaksiyon gostermesi kafami kurcaladi. Bir de son doktor kontrolunde demir damlasi verilmesi, benim kan tahlili istemem uzerine 9. ayda yapilacagini soylenmesi, ustune ustluk "Siz baslayin damlaya, fazla demirin zarari olmaz" denmesi doktor konusunda dusunmeme yol acti. Fazla vitaminin bile zarari varken demirin fazlasinin zararinin olmamasi beni dusundurdu.

Veee yine yeni yeniden bir doktor arayisina girdim. Bu sefer dogru kisiyi buldum. Muserref Savas Erkan kalbimi fetheden doktor oldu. Guleryuzlu, can kulagiyla dinleyen, rahatlatan, en ince detaya kadar sakin sakin soran, paragoz olmayan (bundan sonra her ay gelmenize gerek yok, 2 ayda bir bile gelseniz yeter dedi), 7 aydir sadece anne sutu ile besledigim icin bana defalarca tesekkur eden (koltuklarim kabardi ne yalan soyliyim!), demirin fazlasinin bobrek ustu bezlerde soruna neden olabilecegini soyleyen, kan tahlili yaptirmadan demir veya baska birsey vermem diyen, gereksiz mudahale ve ilaca karsi cikan, ilk gorusmemizin 2 saatten fazla surdugu (abartmiyorum) bir doktor kendisi.

Ek gida konusunda once alerji doktorumuzla gorusmemizi istedi Muserref Hanim ve Omer Kalayci'ya gittigimizi duyunca cok sevindi, kendisi de onu onerecekmis bize. Ertesi gun icin hemen randevu aldik Omer Bey'den. Cumartesi sabah 8.30'da muayenehanesine gittik. Bizi dinledikten sonra armutu cok onemsemedigini ama yogurta reaksiyonu ciddiye aldigini, bu nedenle sali gunune kadar Bambino'ya kontrollu olarak yogurt vermemizi, reaksiyon olursa fotograf cekmemizi ve kendisini aramamizi istedi. Yogurdu sevmezse icine elma puresi katin dedi. Eve gidip Bambinoya yogurt verdik, bir yemek kasigi kadar. Once daha az verecektik ama her zamanki gibi Bambino elime saldirip hepsini istedigini belli etti :) Ben de hepsini yedirdim hevesli gorunce.

Yedikten daha bir dakika gecmeden dudak cevresi kizarmaya basladi. Daha once de oldugu icin bekliyorduk aslinda bunu. Hemen foto cektik. Ancak birkac dakika sonra kirmizilik giderek artmaya basladi, yuzu daha da cok sisti. Biz yine foto cekmeye devam ettik. Daha 5. dakika dolmamisti ki kirmiziliklar sivrisinek isirigina donusmeye basladi, sanki ayni anda yuzlerce sinek isirmis gibi oldu yuzu! Ve Bambino kafasini saga sola sallamaya basladi, elleriyle yuzunu kasimaya calisiyordu bir yandan da. O anda birseylerin ters gittigini anladik. Doktoru aramaktan vazgecip hemen doktora gitmeye karar verdik. Ben Bambinonun dilini kontrol ettim hemen, dili siserse ya da morarirsa nefes alamayabilir ve Allah korusun daha kotuye gidebilir bir anda diye. Dili normal gorunuyordu. Can hiras ciktik evden. Bu arada Bambino durgunlasti, tepkileri azalmaya basladi, donuk donuk bakiyor bana. Bir de yuzunu kasidikca alerji yayilmasin mi, sag gozu kipkirmizi kan canagina donup kapanacak kadar kuculmesin mi bir anda! Yuz sis, sag goz kipkirmizi ve iyice kuculdu, tepkiler de azaldi! Iste o an panik yaptim ve aglamaya basladim. Kojo Eskisehir Yolunda son surat surmeye basladi. Ben bir dakika icinde sular seller gibi aglamayi basarip sonra hemen aglamak ise yaramaz diye kendimi telkin edip sakin kalmaya calistim. Bambinoyla konustum devamli; 'iyi olacaksin, birazdan varacagiz doktora' gibi seyler soyledim, tatli sozler esliginde. Ancak Bambino durgun hala... Doktoru arayip bilgi verdik hemen. Doktor hirilti, oksuruk, nefes darligi yoksa endiselenmememizi ama hemen gelmemizi istedi (Eger bunlar olsaymis en yakin acile gidip igne yapilmasi gerekirmis).

Doktora gidene kadar sisligi biraz indi Bambinonun, cok sukur. Omer Bey derhal muayene etti oglani, korktugu gibi olmadigini soyledi ve bizi 1 saat kadar bekletti. Bir de bir kasik surup verdiler hemen oglana ama bizimki neredeyse hepsini puskurttu disari. Yavas yavas kirmiziliklar yok oldu, gozu normale dondu ve iceri girdikten bir bes dk sonra oynamaya basladi Bambino. Ucuz atlattik!

Doktor sut alerjisinin cok muhtemel oldugunu soyleyip kan testi istedi bizden. Tamam diyip ciktik. Dogru kan tahlili vermeye. Yalniz Bambino yorgunluktan sizdi arabaya binince. Biz de uygun bir yere park edip uyanmasini bekledik tahlilden once. Uyaninca oglani slinge atip Tunali Hilmi'de kalabaligin icine karistik. Puset kullanan daha dogrusu kullanmaya calisanlari gordukce slinge verdigim paraya bir kez daha helal olsun dedim. Neyse, tahlil icin gittik Duzen'e. Artik kapanma saati geldiginden tenhaydi ve bu da isimize geldi. Bambino emmek istedi, emzirdim rahatca. Yalniz kan alinirken oglan kendini oyle bir kasti ki damardaki kan pihtilasti. Bizimki bagirdikca bagirdi, hemsireler de ayni koldan birkac kere daha denediler sagolsunlar. Sonunda diger koldan almaya karar verdiler ve bizimki feryat figan eyledi dogal olarak! Kojoyla benim moraller iyice harap oldu tabi bu arada.

Kan tahlili de verdikten sonra oglani tekrar slinge koyup gerisin geri caddeyi yuruduk ve arabayla eve geldik. Evde yemek yokmus; bir yandan yemek yaptik, bir yandan Bambinoyla oynadik. Bambino aksam uykusuna dalmadi bu sefer, resmen sizdi kaldi garibim. O uyuduktan sonra da arkadaslarimiz geldi, onlarla biraz oturduk.

Omrumuzden omur gitti o gun, ana-babalik asil bugunlerde test ediliyormus, bunu ogrendik! Caresizlik, yavrunuzun gozunuzun onunde kotulesmesi ve sizin birsey yapamamaniz ne kotuymus, ne aciymis! Allah kimseyi evladiyla sinamasin...

Sonrasini bir sonraki yazida yazacagim insallah...
DEVAMINI OKU

SOSYAL AĞLAR


İZLEYENLER

Blog Arşivi

HER GÜN MUTLAKA

NE ARADINIZ, YARDIMCI OLALIM?

Kişisel Blog

Copyright © Benden ve Bizden | Powered by Blogger
Design by Lizard Themes | Blogger Theme by Lasantha - PremiumBloggerTemplates.com