Bu blogu iyi ki tutuyorum dediğim anlardan birini daha yaşıyorum sayın okuyucular!
Geçen sene Bambinonun şu halini bloga koyup başımıza gelenleri yazmışım. Yukarıdaki foto geçen seneden.
Bu sene, yine aynı tarihlerde, hatta belki biraz daha önce (4 Mayıs günü başlamıştı), yine aynı belirtiler kendini gösterdi.
Müthiş bir göz kaşıntısı, kaşıdıkça gözünün kanlanması, sonra göz altının şişmesi ve renk değiştirmesi. 1 dakikalık bir kaşıma sonucu kıpkırmızı olan gözler. Hafif şeffaf bir sulanma. Çapak yok. Burnun içi şiş. Dıştan normal görünüyor ama devamlı tıkalı, nefes alamıyor ve ağzı açık dolaşıyor. Burun akıyor, genelde şeffaf renkli, hapşıruk krizleri geliyor, arka arkaya abartısız 20 kere hapşırdığı oluyor, o zaman sarı bir sıvı geliyor burnundan.
Ellerinin temizliğine dikkat ediyoruz, dışarı çıkınca gözlük taktırıyoruz. Bol bol soğuk su ile gözlerini yıkıyoruz. Sıcak hiç iyi gelmiyor, bir de uykudan uyanınca çok oluyor. Sabaha dinlenmiş olur diyoruz ama kalktığında çok fazla kaşınıyor gözleri.
Geçen sene yanlış tedavi uygulanmıştı ve alerjiden çok böcek sokması diye düşünülmüştü.
Bu yıl alerji olması daha olası görünüyor.
Doktora gidiyoruz, o da bizi teyit ediyor.
15 Haziran'a kadar polen geçişlerinin yoğun olduğunu ve muhtemelen polen alerjisi olduğunu söyleyerek bir göz damlası bir de burun spreyi veriyor bize.
Onları kullanınca biraz rahatlıyor Bambino.
Aradan 1 hafta geçiyor, 22 Mayıs günü tekrar çok şiddetli bir atak geçiriyor. Fatma Teyzesi ılık duş aldırıp ilaçlarını uyguluyor. Akşamına acilde buluyoruz kendimizi. Kortizonlu ilaç ve antihistaminik veriliyor. Hastanede gözetim altında kalıp sonra eve dönüyoruz.
Hatırlıyorum, Bambino 2012 yılının Mayıs ayında benzer birşey yaşamıştı, bu kadar şiddetli olmasa da. Buradan okuyun, buyrun. Orada da doktor böcek sokması olabilir diyerek göndermişti bizi. Şimdi anlıyorum, parçalar ancak oturdu yerine!
3 senedir aynı tarihlerde benzer şeyler yaşanıyorsa bu böcek sokması olamaz..
Alerjinin bir başka boyutu yaşadığımız.
Alerjileri kökten tedavi etmenin yolu bağırsak florasını iyileştirmek ve bağışıklığı güçlendirmekten geçiyor. Bu da uzun ve meşakkatli bir yol. Bu yolda şimdilik yılmadan yürüyoruz ama psikolojik olarak yıpratıcı ve kaygı verici bir süreç. Bir yandan çevreye neyi neden yaptığımızı izah etmek ve şüpheci ya da "Hastalık hastası olmuşsunuz" gibi bir tavırla yaklaşanlara karşı sağlam durmak; diğer yandan da "Ya işe yaramazsa ne olacak?" diye içten gelen şeytan dürtmelerine kulak tıkayabilmek gerçekten kolay değil.
Anlaşılan bu da Bambino ve benim sınavım. Zira benzer şeyleri ben de yıllarca yaşadım ve sorunun kaynağını yeni yeni keşfediyorum. Bambino ile birlikte ben de benzer bir tedavi uyguluyorum. Farkımız, benim polen alerjilerimin olmayışı.
Bu yazıyı yazmamın temel sebebi, geçen sene yaşadıklarımızı tam olarak hatırlamayışım ve "Bloga yazmışsam oradan bulayım" diyerek buraya gelişim. İyi ki yazmışım, iyi ki fotolamışım. Bunu görünce şu anda yaşadıklarımızı da not alayım istedim, sıcağı sıcağına.
Yoksa, çoğumuz gibi elim kalkmıyor yazı yazmaya, birşeyler söylemeye. "Ferim kalmadı" derler ya, aynı toplumsal duyguyu paylaşıyorum. Bugünlerde yazan blogger arkadaşlarıma aynen katılıyorum.
canım yine mi ya:( çok geçmiş olsun Allah daha beterlerini vermesin bu da geçecek inşallah
YanıtlaSilİnşallah canım, çok sağol.
SilÇoook geçmiş olsun.. Bloga yazmak sizin için ne kadar faydalı olduysa emin olun paylaşmanız bu sıkıntıları yaşayan benim gibi anneler için de çok faydalı oluyor. Daha önce de size yazmıştım, oğlumun süt ve süt ürünleri alerjisiyle ilgili.. Vee bu bahar benim oğlum da Bronşiolit yanlış teşhisi ve tedavisinden sonra ancak kesinleşebilen bir alerjik astım nöbeti geçirdi. Şu anda her gece yatmadan önce aç karna içtiği bir ilaçla tedavi olmaya çalışıyor. Kışın en berbat havalar dışında parka mutlaka gidiyordu, oysa 2 aydır doğru dürüst dışarı çıkamaz oldu.. Geçecek bunlar.. İg'da paylaştığınız bir fotoğrafın altına not düşmüş, İstanbul'da gittiğiniz doktorun adını sormuştum.. Onu da paylaşırsanız sevinirim. İsterseniz mail yoluyla irtibat kurabiliriz. Sevgiler (bu arada evet o çiçeğin ismi gerçekten kartopu :)) Şirin
YanıtlaSilŞirin Merhaba,
SilÇok teşekkürler.
Size de çok geçmiş olsun. Yanlış teşhis hem maddi hem manevi olarak yıpratıyor hepimizi :(
Umarım oğlunuz çok kısa sürede toparlar.
İstanbul'daki doktorun adı Hüseyin Nazlıkul.
Ankara'da iseniz onun öğrencisi ve çok yetkin bir isim daha önereyim: Yüksel Küçükçelebi.
Biz oğlum için şu anda referanslı tavsiye üzerine biorezonans tedavisine başladık.
Her türlü alerji ve astım tedavisi yapılabiliyormuş bu yolla.
Deneyimledikçe ve sonuç aldıkça buraya da yazarım ama araya başka şeyler ve gündem vs girince süreç uzayabiliyor. O nedenle söylemek istedim.
İlgilenirseniz onun da ismini verebilirim.
Alternatif tedavileri çok seviyorum çünkü ilaçlar bir yeri onarırken başka bir yere zarar verebiliyorlar. Küçük bedenlerin ilaç içmesi beni her türlü üzüyor.. Anne yüreği işte, fazla hassasiyet gösteriyorum bu konuda, farkındayım.
Sevgiler
Çoook geçmiş olsun.. Bloga yazmak sizin için ne kadar faydalı olduysa emin olun paylaşmanız bu sıkıntıları yaşayan benim gibi anneler için de çok faydalı oluyor. Daha önce de size yazmıştım, oğlumun süt ve süt ürünleri alerjisiyle ilgili.. Vee bu bahar benim oğlum da Bronşiolit yanlış teşhisi ve tedavisinden sonra ancak kesinleşebilen bir alerjik astım nöbeti geçirdi. Şu anda her gece yatmadan önce aç karna içtiği bir ilaçla tedavi olmaya çalışıyor. Kışın en berbat havalar dışında parka mutlaka gidiyordu, oysa 2 aydır doğru dürüst dışarı çıkamaz oldu.. Geçecek bunlar.. İg'da paylaştığınız bir fotoğrafın altına not düşmüş, İstanbul'da gittiğiniz doktorun adını sormuştum.. Onu da paylaşırsanız sevinirim. İsterseniz mail yoluyla irtibat kurabiliriz. Sevgiler (bu arada evet o çiçeğin ismi gerçekten kartopu :)) Şirin
YanıtlaSilÇok teşekkürler..
YanıtlaSilGeçen hafta Ankara'daydım. Daha önce haberleşebilme hatta bir telefonlaşabilme şansımız olsaydı keşke diye düşündüm şimdi. Neyse kısmet..
Blogu vasıtasıyla tanıdığım Öykü ile yüzyüze tanışma fırsatımız oldu, sizin de kulaklarınızı çınlattım alerji mevzusunu anlatırken..
Biorezonanas ile ilgili bir ara ben de araştırmalar yaptım, sonra şu anda oğlumu takip eden alerji doktorumuz bizi soğuttu açıkçası. Tekrar araştırmaya karar verdim.
İsmini verdiğiniz doktorlara hızlıca bir gözattım netten, alternatif tıptan faydalanan doktorlar.. Ben de kendimi bu tedavilere daha yakın hissediyorum. Çocuğumun alerjisinden sonra farkındalığım çok arttı. Değiştim! 10 sene önce Ülseratif Kolit teşhisi koyuldu bana, şimdi şimdi farkediyorum ki aslında ben de alerjiğim! Ve kendimi, vücudumu tanıyorum. Bir şeyler bir şeylere vesile oluyor. Neyse konu derin :) Hassasiyetler benzer..
Tanışmak isterim açıkçası. Sevgiler tekrar..
Öykü'den Hikayeler, Öykü Şahin mi? :)
SilKısmet diyelim..
Alternatif tedavilerin güzelliği fayda sağlamasa bile en azından zararının da olmaması. Sıfır noktasına dönüyorsunuz en kötü. Ama şimdiye kadar denediklerimden hep olumlu sonuçlar aldım, belki de ben nokta atışı seçimler yaptım bilemiyorum.
Denediğim yöntemleri hep yazmak istiyorum ama bir türlü denk gelmiyor. Birşeyler hep alıkoyuyor beni. Arada dürtün beni ;)
Çocuktaki durumların kaynağı anne-baba olduğu için oğlunuzdaki hastalık bir başka şekilde de olsa sizde ya da eşinizde, ya da her ikinizde de var muhtemelen. Ben şahsen oğlumla birlikte kendimi de yeniden keşfediyorum. Bence buna şükretmemiz lazım.
Tekrar gelirseniz haberleşelim.
Sevgiler :)
Evet evet ta kendisi :)
YanıtlaSilYazmak vakit istiyor doğru...
Ben de oğlumla kendimi yeniden keşfediyorum, kendimdeki alerjileri farkettim.
Size faceden mesaj attım, tanışmak istiyorum.
Hayırlısı hepimiz için..
Evet evet ta kendisi :)
YanıtlaSilYazmak vakit istiyor doğru...
Ben de oğlumla kendimi yeniden keşfediyorum, kendimdeki alerjileri farkettim.
Size faceden mesaj attım, tanışmak istiyorum.
Hayırlısı hepimiz için..
Harika :)
SilSevgiler..