İsviçre Gezisi

Herkese Merhaba!

10 günlük aranın ardından iş hayatına öyle bir dönüş yaptım ki, anlatılmaz yaşanır, o derece bir yoğunluk var.
Bir yandan da güzel anıların unutulmadan kayıtlara geçmesini istiyorum.
Diğer taraftan tatil boyunca fotoğraf makinemizin kartını evde unuttuğumuz için arkadaşlarımızın makinesinden gelecek fotoları bekliyorum heyecanla. Fotoğraf olmadan İsviçre'yi anlatmak zor çünkü ülke başlı başına doğa harikası. Yazmaktan çok fotoğraf paylaşmak lazım :)
Yine de yaptığımız geziyi ana hatlarıyla anlatıp paylaşayım:

1. gün: Öğleden sonra Zürih'e varış. Havaalanından araba kiralayıp otele yerleşmece. Zürih gecesini görmece.

2. gün: Havaalanından arkadaşlarımızı karşılayıp yola çıkmaca. İlk durak Avrupa'nın debisi en yüksek şelalesi Rheinfalls ve güzel şehri Schaffhausen. Öğleden sonra binlerce yıl öncesinde keşişler tarafından kurulan ve 1500'ün üzerinde el yazması kitap barındıran kütüphaneyi ziyaret etmek üzere St Gallen'e gidiş. Geceleme Luzern'de.

3. gün: Luzern'i gezip Pilatus Dağına dişli trenle çıkmaca. Bu dağa çıkan füniküler, dünyanın en eğimli aracı olup 48 derecelik bir eğime sahipti. 2166 metre yükseklikten görülen manzara ve dinlediğimiz horn konseri ise unutulmaz. Dağdan inip yola devam etmece. İtalyan bölgesinde Bellinzona ve Lugano'yu görmece. Geceleme Bellinzona'da bir dağ köyünde :)

4. gün: Bellinzona'dan Interlaken'e dağ yollarından gitmece. Heidi gibi kırlarda bayırlarda dolanmaca. Dağ köylerinin refah seviyesini görüp TR ile kıyaslamaca :( Masal gibi, tablo gibi manzaraları izlemece. Geceleme Interlaken.

5. gün: Avrupa'nın çıkılabilen en yüksek zirvesi Jungfraujoch'a çıkmaca. Yaklaşık 3500 metreden alemi seyretmece. Bulunduğumuz tesisteki buz sarayını gezmece. Dönüşte dağ kasabası Grindewald'da vakit geçirmece. Thun ve Brienz göllerini gezmece. Turkuaz rengine aşık olduğumuz Brienz'den ayrılamamaca :) Geceleme Interlaken.

6. gün: Interlaken'den yola çıkıp Başkent Bern'e gitmece. Bern'i gezip Fribourg ve Gruyeres'e gitmece. Peynir fabrikasını gezip tepedeki şatoya gitmece. Gruyeres'i çok beğenmece, aynı Toledo ya da Siena gibi :) Konaklama Myries şehrinde Eve ve Jean Pierre'in evinde. Myries ortaçağdan kalma harika bir şehirmiş, bunu da öğrendik. Kaldığımız evi için de ayrı bir yazı yazmak lazım, rüya gibi bir evdi..

7. gün: Fransız bölgesine gidiş. Montrö ve Chateu de Chillon'dan başlayıp Vevey, Lozan ve Cenevre'ye gitmece. Geceleme Cenevre'de Monica'nın evinde (kendisi yoktu).

8. gün: Cenevre'yi gezip Basel'e gitmece. Natasha'nın evinde - ki o da rüya gibi bir evdi- konaklamaca (Natasha yoktu evde). Basel gecelerini görmece.

9. gün: Basel'den Zürih'e hareket. Zürih şehrini gezmece. Geceleme havaalanına yakın bir otelde.

10. gün: Uçakla İstanbul'a hareket. Havalanından arabayı alıp Ankara'ya 5 saat yol yapmaca :)

11. gün: Dolmuşa binip "Benim burada ne işim var?" " Millet nasıl yaşıyor, biz burada napıyoruz?" şeklinde düşünceler eşliğinde işe gelip çalışma temposuna girmece.

15. gün: Her önüne gelene İsviçre'yi anlatmaya devam etmece :) Sanki ilk defa yurtdışına çıkmışım gibi hissetmece :) Görmemiş bir gün İsviçre'ye gitmiş, anlata anlata bitirememiş durumları :P

İngiltere'den sonraki favorim İsviçre, kesinlikle! Bir de İngilizce konuşulsa tam süper olacaktı ama olsun :)

Bu gezide yaşadığımız ilkler: Başkalarının evinde konaklamak, ev sahipleriyle birlikte aynı evde gecelemek, 10 gün boyunca çocuksuz bir çift ile dolaşmak, söz konusu çift ile bir tatil yapmak :)

İsviçre Gezisi Yazılarına Toplu Bakış :) İstediğiniz yere gitmek için tıklayın :)

Zürih
Rheinfall Şelaleleri
St Gallen
Luzern
Pilatus Dağı - Luzern
Bellinzona
Lugano
İsviçre Alpleri - Dağ Köyleri
Interlaken
Jungfraujoch - Avrupa'nın Zirvesi
Brienz ve Thun
Bern
Fribourg ve Gruyeres
Meyriez - Morat Gölü
Montrö ve Chateu de Chillon
Lozan
Vintage Afiş ve Posterler
Cenevre
Basel

Glutensiz Kandil Simidi

Glutensiz un yerine normal un da kullanılabilir. Oldukça lezzetli oluyor. Orijinal tarifi burada.

Malzemeler:
-250 gr. Glutensiz un 

-100 gr. tereyağı
-5 gr. mahlep (marketlerin baharat reyonundan bulabilirsiniz)
-1 yumurta
-5 gr. tuz (yaklaşık 1 tatlı kaşığı)
-10 gr. şeker (Ben hurma şurubu kullandım, bir tatlı kaşığı kadar)
-10-15 gr. taze (yaş) maya (1 paket kuru maya kullandım)
-50 ml. su (Yarım su bardağından bir parmak eksik)
-Üstüne sürmek için, yumurta sarısı, çörek otu ve susam.

Yapılışı:
1)Unu eleyin, mahlep, tuz ve şekeri içine ekleyip karıştırın.

2)Mayayı biraz suyla açıp hamura ekleyin, yumurtayı ve tereyağını da ekleyip, yoğurun. Suyu azar azar kontrollü şekilde ekleyip yoğurmaya devam edin. Hamur toparlayınca 20 dk. dinlendirin.

3) Dinlenen hamuru 5 bezeye ayırın. Bezeleri tezgah üzerinde elinizle yuvarlayarak ince uzun çubuk haline getirin. sonra resimdeki şekli verip, üzerlerine yumurta sarısı sürüp, çörek otu, susam serpip fırına verin.

4)180 derece fırında, 10-15 dk. kadar pişirin.

Soğuduktan sonra afiyetle yiyin, ve lezzetinin aynı olmasına şaşırın!!! :)

Glutensiz - Kinoalı Kısır

Önceeee, Kinoa Nedir? :)

Kinoa Güney Amerika Andlarında yetişen bir otsu bitki. etli, besleyici yaprakları var, salkım salkım bol çiçek açıyor ve bu çiçekler zengin besin değeri olan minik tohumlara dönüşüyorlar. Tohumlar da kurutularak tahıl olarak tüketiliyor.

Kinoa Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından komple protein bitki olarak adlandırılmış zira bütün  temel aminoasitleri içeriyor! (Aminoasitler proteinlerin yapıtaşlarıdır ve temel aminoasitler, beslenmenin vazgeçilmez unsurlarından olup, sağlıklı yaşamamız için şart olan aminoasit demektir. Çünkü temel aminoasitlerin eksikliğinde çeşitli hastalıklar baş gösterir.)

Birleşmiş Milletler 2013 Yılını Uluslararası Kinoa Yılı Olarak Duyurdu.

İçinde Herşey Var:

Kinoa Dünya Sağlık Örgütü tarafından komple protein bitki olarak adlandırılmıştır.

Bütün temel aminoasitleri içerir.

Kinoa taneler yüksek oranda demir, protein, magnezyum, çinko içerir.

Protein oranı çok yüksektir. 100 gramında 11,72 gram protein bulunur.

B Vitamini içeriği bakımından son derece zengindir. Kinoa liften de zengin olup, gluten içermez.

NASA tarafından uzay uçuşlarında, yetiştirilecek tahıl olarak seçilmiştir.

Kinoa’yı (Quinoa) özel yapan nedir?

Kinoa A, B, C, D ve K gibi hemen hemen tüm vitaminleri bulundurur. Bitkilerde genellikle hayvanlarda bulunan amino asitler yok denilecek kadar azdır. Kinoa ise tam tersi hayvansal gıda kaynakları gibidir; içeriğinde hayvansal ürünlerde bulunan amino asitler bulunmaktadır. Buğday ve pirimçten kat kat fazla tahıl içermektedir.

Susam ailesinden gelen bu şifalı bitki ayrıca tam bir magnezyum deposudur. Ayrıca, içerdiği süper oksit dismutaz enzimi ile kinoa anti aging etki göstermektedir. Kanser koruyucu etkisi de bulunmaktadır. İçeriğinde bulunan kuersetin adlı madde de kinoa’ya antioksidan özellikler katmaktadır. Gluten içermediğinden dolayı da alerjisi olanların rahatlıkla tüketebileceği karbonhidrat ve protein kaynağı bir besindir.

1 fincan kuru kinoa kaç pişirilmiş kinoa yerine geçer?
1 fincan kuru kinoa 3 fincan pişirilmiş kinoa yerine geçer.

Kinoayı pişirmek için ne kadar suya ihtiyacım var?
1 fincan kinoayı pişirmek için 2 fincan suya ihtiyacınız var.

Kinoa ne kadar sürede pişer?
1 fincan kinoa yaklaşık 20 dakikada pişer.

Püf Noktası:
Birkaç saat suda bekletip içindeki enzimleri harekete geçirirseniz daha yararlı olur. Islattıktan sonra 15-20 dk da pişiyor. Suda bekletmezseniz yine aynı sürede pişiyor, sadece koyacağınız su miktarı artıyor.
Islatarak pişirip, bolca yıkayınca kuru börülceye benzer kokusu epeyce hafifliyor.

Kinoayı nasıl daha lezzetli yapabilirim?
Kinoa sebzeyle veya tavuk suyunda pişirildiği zaman gerçekten müthiş olur. Ayrıca pişirirken her kuru kinoa kabına ¼ çay kaşığı tuz ekleyin. Diğer baharatları aromaları eklemeyi deneyin: bir diş ezilmiş sarımsak, ince bir dal biberiye, bir tutam karabiber. 

Kinoayla ne yapılabilir?
Kısır, dolma, pilav, çorba... Kinoayı bulgur ve pirincin kullanıldığı her yerde kullanabilirsiniz. 



Kısacası, bulgurun gluten içermeyen versiyonu olarak düşünebilirsiniz kinoayı. Şişkinlik, hazımsızlık, ödem asla yapmıyor. Çok kolay sindiriliyor ve acaip tok tutuyor.

Kinoayı kısırda ilk defa kullandım ve çok beğendim. Yapımı çok kolay. Tarifin orijinali burada.

 Malzemeler:

• 1 SB kinoa
• 1 adet domates
• 1/2 adet kırmızı soğan
• 1 adet kırmızı biber.
• 1 adet yeşil biber
• 2 adet salatalık
• 1 avuç dolusu taze nane
• 1/2 adet avokado
• 1 YK. domates salçası
• 1 Talı kaşığı biber salçası
• 2 yemek kaşığı zeytinyağı
• 1 YK. nar ekşisi
• 1 YK. limon suyu
• tuz, karabiber, pul biber, kimyon
• 2 YK nar tanesi

1. Kinoayı yıkayıp süzdükten sonra, bol suyla haşlayın.
2. Kinoa taneleri şeffaflaşınca pişmiş demektir.
3. Malzemelerin hepsini minik küpler halinde doğrayın.
4. Kinoayı salça, zeytinyağı, limonsuyu, nar ekşisi ve baharatlarla iyice karıştırın.
5. Minik küpler halinde doğradığınız sebzeleri de kinoayla karıştırın.
6. Ve işte sağlıklı, glutensiz ve pek leziz yemeğimiz hazır :)

Püf noktası: Avokado alırken yumuşak olanını seçin, yani diğer sebze-meyveler gibi sertinden almayın. Burda mantık tersine işler. Olgunlaşmış avokado yumuşak olur. Yumuşak avokado bulamazsanız, sertinden alıp evde olgunlaşmasını bekleyebilirsiniz hatta pirincin içine-yanına  koyunca daha çabuk yumuşuyor. Salatalara çok yakışıyor.

Kaynak: dimyat.com.tr

Glutensiz Tuzlu Kurabiye

Çıtır çıtır, ağızda dağılıp eriyen, 3-4 gün tazeliğini koruyan tuzlu kurabiyeler.. Tarifin orijinali burada.

Malzemeler:

• 500 gr. Glutensiz un
• 150-200 gr. tereyağı (kıvama göre 200-220 gr. a kadar çıkabilirsiniz, undan una yağ çekme oranı değişiyor)
• 100 gr. çiğ krema (yoksa yoğurt da kullanılabilir)
• 2 adet yumurta
• 2 çimdik tuz
• Üstüne sürmek için 1 adet yumurta sarısı

Yapılışı:

1. Unu geniş bir kaba ya da mermer tezgahın üzerine eleyin, tuz ekleyip harmanlayın ve un tepeciğini yükseltip ortasını açın. (klasik hamur yoğurma tepeciği)
2. Tereyağı ekleyip, ortadan mıncırmaya başlayın (evet gerçekten yaptığımız bu; mıncırmak) Yağı, unla karıştırıp parmak ucunuzla ufalayın (yani amaç birbirine yapışmış bir karışım değil; kırıntı görüntüsü)
3. Bütün unu yağla ufalayıp, bir tas kırıntı elde ettikten sonra; yine ortadan; krema ve yumurtayı ekleyip yavaş yavaş mıncırın.
4. Sonuçta ortaya elastik olmayan, kırılgan bir hamur çıkacak (kırıntılar yumurta ve krema sayesinde hamura dönüştü) İşlem kolaylığı açısından, bu hamuru bir streçle sarıp buzdolabında 20-30 dk. dinlendirin.
5. Buzdolabından çıkardığınız hamuru (iyice sertleşmiş olacak) merdane yardımıyla inceltip, kurabiye kalıplarıyla istediğiniz gibi şekillendirip, üstüne yumurta sarısı ve zevkinize göre susam çörek otu vb. serpip, önceden ısıtılmış 180 derece fırında 10-15 dk pişirin.

Not: 500 gr.'dan yapacağınız bu tariften "çok" kurabiye çıkacaktır, misafir için yapılabileceği gibi, sonraya saklayıp, işe-okula giderken yanınızda da taşıyabilirsiniz. (Tek sorun taşırken ufalanabilirler ama tazeliğini ve lezzetini 3-5 gün arası korur.) Ya da taze taze yapıp tüketmek istiyorsanız ve bu çok fazlaysa, yarım ölçü yapmanızı tavsiye ederim.

Not 2: Bu tarif temel kurabiye hamurudur, isterseniz içine, lor peyniri, beyaz peynir, baharat, zeytin ezmesi, biber salçası vb. ekleyip çeşitlendirebilirsiniz.

Tahinli Pekmezli Cevizli Kurabiyeler

Tahinli pekmezli kurabiyeleri farklı tat arayanlara tavsiye ediyorum. Çok beğendik biz. Bu malzemelerle 25-30 adet kurabiye çıkıyor. Tarifin orijinali Arzu ve Ülfet Aygen'in "Beyaz Unsuz Şekersiz Hamur İşleri" kitabından. Zamanında bu kitabı fellik fellik aradığımı biliyorum, hiçbir yerde yoktu ve bana garip garip bakıyorlardı sorduğumda; "Unsuz şekersiz hamur işi nasıl oluyormuş?" diye sorarlardı :) Neyseki farkındalık seviyesi arttı da kitap birçok yerde bulunmaya ve pek çok eve girmeye başladı.

Malzemeler:
- Yaklaşık 3,5 su bardağı tam buğday unu (Ben glutensiz un kullandım)
- 1 çay bardağı yoğurt
- 1 çay bardağı zeytinyağı
- 2 yumurta
- 1,5 çay bardağı pekmez
- 1,5 çay bardağı tahin
- Bir tutam vanilya tozu (Ben kullanmadım)
- 1 çay kaşığı karbonat
- Bir tutam doğal kaya tuzu
- 1 çay bardağı iri çekilmiş ceviz

Yapılışı:
- Fırını 170 derecede ısıtın (Turbo olursa 150). Geniş bir tepsiyi yağlayın.

- Tüm malzemeleri geniş bir kabın içine yoğurarak kabın kenarlarından ayrılan bir hamur elde edin.

- Hamurdan iri ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlayın. Aralıklı olarak tepsiye dizin.

- Sıcak fırının orta rafında 20 dakika kadar pişirin.

Afiyet olsun :)

Glutensiz Pekmezli Pasta

Internette şeker içermeyen yaş pasta tarifi aradım ama çok fazla birşey bulamadım. Şekerin en büyük alternatifi pekmez bana göre, stevia ya da kuru meyve kullanan da var. Ama söz konusu pasta olunca pekmez en uygun seçim bence. Tarifin orijinali buradan.

Tarifi yaparken yumurtaların beyazı ile sarısını ayrırıp uzun süre yüksek devirde çırpmak zaman alıyor, onun dışında oldukça pratik geldi bana.

Pandispanya malzemeleri:

4 yumurta

4 Türk kahvesi fincanı tam buğday unu (Ben glutensiz un kullandım)

6 yemek kaşığı pekmez

1 paket kabartma tozu (karbonat da kullanılabilir)

1 tutam kaya tuzu

2 portakal kabuğu rendesi

3 yemek kaşığı kaynar su

Krema malzemeleri:

1 paket krema (Ben fazla olsun diye 1,5 paket kullandım)

2 paket 80 gramlık bitter çikolata (1 paket %70 kakao içeren organik çikolata kullandım, daha tatlı bir lezzeti olsun derseniz sütlü çikolata kullanın)

Ve hem içinde hem de süslemesinde kullanmak üzere yeteri kadar muz ve süt+pekmez karışımı (Ben kremanın kalan kısmını ve pekmezi karıştırdım)

Yapılışı:
Öncelikle yumurtaların sarısını ve akını ayırın.

Yumurta sarılarıyla birlikte pekmezi ve suyu iyice kabarıp açık sarı renk alana kadar yüksek devirde çırpın.Yumurta beyazını da beyaz köpük haline gelene kadar aynı şekilde uzun süre çırpın.

Bir kapta un, tuz, portakal kabuğu rendesi ve kabartma tozunu karıştırın.

Önce ayrı ayrı çırptığınız yumurta sarısını ve beyazını birleştirerek homojen bir karışım elde edene kadar çırpın. Daha sonra unlu karışımı da ekleyip karıştırın.

Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında aşağı yukarı 25-30 dakika pişirin.

Pandispanya soğuduktan sonra ortadan ikiye bölün.

Sosu için bir paket kremayı ocakta ısıtın. Kaynamaya başlayınca ocağı kapatın ve çikolatayı dilimlere ayırarak içine atın ve sık sık karıştırarak erimesini sağlayın.

Pekmezle hafifçe tatlandırdığınız soğuk sütle pandispanyanın birinci katını ıslatın.

Üzerine muz dilimleri dizin ve hazırladığınız sosun bir kısmını muzların üzerine sürün.

İkinci katı da üzerine kapatıp kalan sosla kaplayın.

En üste yine muz dilimleri dizin ve buzdolabında krema katılaşana kadar soğutun.

Afiyet olsun…